menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir ödül töreninin ardından

23 17
13.10.2025

Cumhuriyetin kurucu felsefesinin kültür alanındaki en önemli adımlarından biri tiyatro, opera, bale ve müzik alanlarında modern, kalıcı sanat kurumları yaratarak sanat sevgisini tüm yurt sathına yaymaktı. Böyle bir girişimin arkasında devletin ve belediyelerin durması, ulaşılması amaçlanan hedefe son derece uygun ve yerinde bir tavırdı. Ülkemizde tiyatronun kurumsallaşmasında, tiyatro sevgisinin ve ilgisinin yaygınlaştırılmasında ödenekli kurumların oynadığı başat rolü kimse yadsıyamaz. Onların dışında kendi yollarını çizip tiyatro sanatına gerçekten yenileyici soluklar üfleyen özel tiyatronun çığır açıcı, yaratıcı sanatçılarının katkılarını da kimsenin yadsıyamayacağı gibi...

Genel toplumsal çürüme, kalitesizleşme ve linç kültürü bunların dışında durması beklenebilecek sanat camiasını da giderek etkisi altına alıyor, sanatçı duruşunu gölgeliyor. Sanatçı duruşu derken siyasi bir tavırdan söz etmiyorum. Sanatçı duruşu olaylara, kişilere, süreçlere farklı bir duyarlılıkla bakmayı ve bu farklılığı her şeyiyle kamusal alana yansıtmayı ifade ediyor benim gözümde. Ama yaşanan aşırı kutuplaşma ve buna eklemlenen özellikle sosyal medya kaynaklı linç kültürü, her şeyi siyah-beyaz görmenin kolaycılığını öne çıkarıyor. Bu durum, çıkar odaklı........

© Cumhuriyet