menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ulusal egemenliğin gasbı: 105. yıl ‘Türkiye Cemahiriyesi!?’

21 13
24.04.2025

Geçen yıl 25 Nisan’da, bu köşemizde “Ulusal egemenlik ne demek ne demek?” başlığıyla soruyu yanıtlamışız. Çoklukla, bir siyasetbilimci yetkinliğiyle ve coşkuyla, aşkla bu kritik kavramı tanımlayan ve sahiplenen, gerçekleştiren Mustafa Kemal Paşa’nın irdelemelerine yer vererek. Örneğin:

- “TBMM’nin meşruluğuna... sataşanları Meclis hangi hak ile vatan haini saydıysa, Ulusal Ant’a karşı olanları hangi toplumsal ve siyasal gerekçeyle hain tanıdıksa ve Meclis’in ve Ulusal Ant’ın karşısında tutum alanları, yüzlerce yıllık bir yönetim ile onun üyelerini hangi nedenler ve hangi hakla hıyanetle niteledikse, bugün ulusal egemenlik düşmanlarını da hain sayarız.”

Aradan bir yıl daha geçti ve AKP=RTE rejimi, mevzilerini daha da ileri taşıdı. Halkın yoksullaştırılarak çürütülmesi ve siyaset dışına itilmesi (de-politizasyon) sürdürülüyor. Sözde enflasyon ile savaşılıyor ancak yapısal ve kamucuhalktan yana adımlar atılmıyor. TL değer yitirirken yaşam pahalanıyor, yağma sürüyor. Kitlelerin tepkilerini yönetmek için başvurulmadık yol yok. Ücretli binlerce trol sanal ortamda, satın alınmış basın TV’lerde, gazete-dergilerinde gri hatta kara propaganda yapıyor. Devletin TRT’si ve öbür yandaşlar, 2.2 milyonu aşkın yurttaşın kararlılıkla katıldığı dev muhalefet mitingini görmüyor ama uluslararası ölçekte haber nitelikli bu kitlesel eylemi yayımlayan, kala kala 3, 5 karşıt (muhalif) TV’yi, majestelerinin sopası RTÜK başı, orantısız ağır cezalandırıyor, yinelenirse lisans iptaliyle tehdit ediyor.

Dış politikada çok boyutlu derin çıkmazlara sürüklendik. Ege adaları işgal edildi, üstüne silahlandırıldı, Lozan........

© Cumhuriyet