Sosyal Medyanın Gücü

Bugün dünya, tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar hızlı iletişim kuruyor. Bir haberi televizyondan öğrenmek saatler sürerken, sosyal medya sayesinde artık saniyeler içinde bilgi sahibi olabiliyoruz. Bu, özellikle doğal afetler, krizler ve acil durumlarda hayati bir işlev görüyor.

Ayrıca demokratik toplumlarda sosyal medya, “ifade özgürlüğünün” en görünür alanı. Bireyler kendi fikirlerini dile getiriyor, muhalif görüşler gündeme geliyor, örgütlenmeler ve toplumsal hareketler buradan doğuyor. Arap Baharı, #MeToo hareketi ya da iklim krizine yönelik gençlik protestoları… Hepsi sosyal medya sayesinde küresel yankı uyandırdı.

Ekonomik açıdan da sosyal medyanın etkisi tartışılmaz. E-ticaretin yükselişi, markaların kendilerini tanıtma yöntemleri, hatta siyasetin bile seçmene ulaşma biçimi, sosyal medya ile yeniden şekillendi.

Tehlikeler Göz Ardı Edilebilir mi?

Ne var ki madalyonun diğer yüzü düşündürücü. Sosyal medya aynı zamanda:

Yanlış bilgi ve dezenformasyonun en hızlı yayıldığı mecra.

Nefret söylemi ve kutuplaşmanın körüklendiği bir alan.

Siber zorbalık ve mahremiyet ihlallerinin sıradanlaştığı bir ortam.

Kimi zaman küçük bir yalan haber toplumsal paniğe yol açabiliyor. Bir manipülasyon kampanyası seçimleri etkileyebiliyor. Gençler arasında bağımlılık düzeyi endişe verici boyutlara ulaşıyor. Gerçek hayatla bağlar zayıflarken, ekran........

© CNN Türk