Başlangıcından bu yana “yerleşik sistem/kurumsallık dışı” ve “teknolojik atılım ürünü” gibi sıfatlarla tanımlanan kripto varlık sektörü, son haftalarda radikal bir dönüşüm yaşıyor. ABD’de gerçekleştirilen yeni yasal düzenlemeler ile ilk defa, kripto varlık ailesinin bir kanadı olan stabil varlıklar (stable coins) adeta yerleşik finansal sistemin içine alınmış; kabul edilmiş oluyor. Bir başka deyişle, “ailenin isyankar genci” bazı kısıtlamalar dahilinde yeniden kabul gören bir konuma erişiyor; kurulu düzen ve teamüllere uyma kaydıyla mirasa dahil edilme şansını yakalıyor! Varlık ve çıkış sebebini tamamen “merkezi otorite ve kontrol dışına çıkma” yaklaşımına dayandıran kripto felsefesi, henüz çeyrek asrını tamamlamadan, “çıpalanmaya ve otoriteye bağlanmaya” diren(e)miyor ve karşılığında kurulu finansal düzen nimetlerine erişim biletini elde ediyor. Belki de, bu gelişmeleri değerlendirirken, sektörün zaten yıllar önce ortaya attığı “stabil varlık” enstrümanı ile ilk köprüyü inşa ettiğini; elini uzatan ilk taraf olduğunu belirtmek gerekiyor. İşin geri kalan kısmında, sektörün Trump destek ve ilişkileri ve son dönemde artan lobicilik faaliyetlerinin oynadığı rol incelenmeye değer bulunuluyor.

Başkan Nixon döneminde altın-dolar çıpasının kırıldığı 1971 yılı 15 Ağustos’undan bu yana geçen çeyrek asır sonrasında, FIAT para sistemine ve Rezerv Para direğine bağlanmayı kabul eden bir finansal varlık konsepti noktasına erişiliyor. Elde edilen taviz ve........

© CNN Türk