menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yönetim değişikliğinden sonra IOC’yi neler bekliyor

6 0
27.06.2025

Modern Olimpiyat hareketinin adeta “harabeye” döndüğü ifadesinden çok az kişi şüphe duyar oldu son zamanlarda. Uluslararası Olimpiyat Komitesi'ne (IOC) 12 yıl başkanlık eden Alman Thomas Bach’ın yaptığı ayrımcılık neredeyse İsraillilerin Gazze Şeridi'nde yapıp ettiklerini aratmadı. Ancak buna rağmen dünya spor kamuoyu yakın zamanda bir umut ışığı gördü: IOC’nin en son yapılan 144. oturumunda, Zimbabveli Kirsty Coventry Komite başkanlığı yarışını kazandı. Coventry bilindiği gibi eski bir profesyonel yüzücü. 200 metre sırtüstünde iki kez yaz olimpiyatları şampiyonu olmuştu. 2016 yılında profesyonel spor hayatından emekli olduktan sonra eski şampiyon, memleketinde siyasi kariyerine odaklanmıştı. Coventry, 2019'dan beri Zimbabve Gençlik, Spor, Sanat ve Rekreasyon Bakanı olarak görev yapıyordu.

IOC'nin yeni başkanı açıkçası kıskanılacak biri değil çünkü 41 yaşındaki Kirsty Coventry selefinden korkunç bir miras devraldı. Son yıllarda, Olimpiyatların kurucusu Pierre de Coubertin'in ilkelerine aykırı olarak Olimpiyat hareketi gerçek anlamda siyasi bir silaha dönüştürüldü. İpe sapa gelmez bahane ve gerekçelerle Washington, Brüksel veya Londra'dan gelen talimatlarla, sadece bir takım sportif kulüp veya federasyonlar değil, koca koca devletler yarışmalardan men edildi. IOC çifte standartların odağı haline geldi. Söz gelimi Thomas Bach, Filistinlilerin İsrail'in soykırım politikası nedeniyle cezalandırılması talebini engellemek için elinden geleni ardına koymadı. Öte yandan olimpiyatların ticarileştirilmesi IOC'nin son yıllardaki öncelikli politikalarından birisi haline gelirken, ABD spor federasyonları da genellikle........

© CGTN Türk