menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Cumhuriyet’in ışığı

14 1
27.10.2024

Ülkemizi çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırmak Cumhuriyetimizin temel hedeflerinden biriydi. Cumhuriyetin ışığını geniş kitlelere ulaştırmak amacıyla kurulan kültür sanat kurumlarının bir bölümü 50’li yıllardan başlayarak siyasi iktidarların korkusu nedeniyle yok edilirken, sivil toplumun ve özel girişimin devreye girmesi ile birlikte yeni oluşumlar devreye girdi. Bu süreçte yerel yönetimlere büyük sorumluluk düşüyordu. Kamu-sivil toplum-özel sektör işbirliğini hayata geçirerek sanat kurumlarını yaşatmak ve geliştirmek bu sorumluluğun bir parçasıydı.

Ne yazık ki, yerel yönetimler sanatı eğlence olarak görme alışkanlığından yakalarını kurtaramadılar. Panayır düzeyini aşamayan festivaller yurdun dört bir yanını sardı. Popüler sanatçılara konser yaptırmanın kendilerine oy getireceğini düşünmüş olmalı yerel yöneticiler. Sanat disiplinlerine gönül vermiş aydınlar çaresiz ve sahipsiz kaldı. Kimi büyük fedakârlıklarla sanat yapmayı sürdürürken, kimi umudunu yitirip bu alandan çekildi. Muhalefet belediyeleri de bu anlayışın dışına çıkamadı. Bayrak ve Atatürk resmi asmak Cumhuriyet değerlerini yaşatmak değildi çünkü. Sanatla eğlenceyi bir türlü birbirinden ayıramadılar.

Bir anım aklıma geliyor bu satırları yazarken, bir üniversitesi de olan, bir zamanların İstanbul Belediye Başkanını ziyaret etmiştik. Rahmetli Şakir Eczacıbaşı ve Onat Kutlar’la birlikte. Amacımız İstanbul Film Festivali’ne belediyenin destek vermesini istemekti. Anlattık, beyefendi ne dese beğenirsiniz: “Beyler, ben bir konser yapıyorum binlerce kişi geliyor. Sizin festivalinize kaç kişi geliyor?”. Bu anlayış öylesine yaygın ki, nitelikli sanat etkinlikleri düzenleyen kuruluşların ayakta kalmaları giderek daha da zorlaşıyor günümüzün ekonomik koşullarında. İstanbul sermayesi dışında sanata destek veren özel girişimci de bulmak olanaksız.

Cumhuriyetin ışığını yaymakla görevli Kültür ve Turizm Bakanlığı birkaç yıl önce başlattığı “Kültür Yolu Festivali’ni bu yıl genişleterek 16 ile yaydı. Bakanlığın tüm sanat kuruluşlarının sanatın pek ulaşamadığı kentlerde etkinlikler gerçekleştirmesi gerçekten de övgüye değer. Ama bakıyorsunuz, ön planda gene popüler müzik ‘star’larının konserleri… Bu eleştirim bir yana, bu projeyi gerçekleştiren Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü’nü kutlamak isterim. Yanlış anlaşılmasın, şu günlerde İzmir’de devam eden “İzmir Kültür Yolu Festivali” içinde yer alan 4. İzmir Film ve Müzik Festivali’ne tek kuruş destek gelmedi bakanlıktan; her yıl Sinema Genel Müdürlüğü’nün festivallere vermekte olduğu sembolik destek dışında. Peki, neden bu festivale katılmayı kabul ettiniz diye düşünebilirsiniz. Bu konunun siyasetle ilişkilendirmesini doğru bulmuyorum da ondan. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaklaşımı da böyle... İyi yapılan her şeye destek olmak gerekir, siyaseten farklı........

© Birgün


Get it on Google Play