menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kontrolsüz anlatıda tutkulu güç savaşı

13 1
01.02.2025

Babygirl filmi ile ilgili ne düşündüğümü soran çok sayıda mesaj aldım. Bu filmi yazmayacaktım ama madem ısrarla sordunuz kısaca eleştirilerimi ortaya koymak istedim. Babygirl, iddia edilenin aksine feminist bir film olma iddiasında değil. Zaten karakterleri de sempatik ya da izleyicinin kolayca bağ kurabileceği figürler değil. Senaryo, tamamen cinsel iktidar mücadelelerine odaklanıyor ancak bunu derinleştirmek yerine yüzeyde kalıyor ve bu yüzden etkisizleşiyor. Gerilim unsurlarıysa neredeyse hiç işlemiyor; hikâyede gerçek bir tansiyon hissedilmiyor. Sinematografi zaman zaman yaratıcı dokunuşlar sunsa da, anlatının derinlik kazanmasını sağlayacak estetik bir bütünlükten yoksun. Seks sahneleri grafik olmaktan çok karakterlerin iç dünyasını yansıtmayı amaçlıyor, ancak bu bile dramatik etkiyi güçlendirmekte yetersiz kalıyor. Ve final... Film, son anlarında gerçeklikle bağını tamamen koparıyor. Büyük sorular sormaya çalışsa da verdiği yanıtlar tatmin edici olmaktan çok uzak, hatta yer yer mantıksız. Belki bir kısa film olarak daha etkili olabilirdi.

New York’ta geçen Babygirl, cinsel fantezi ve güç dinamikleri üzerine kurulu bir drama. Film, başarılı bir CEO olan Romy (Nicole Kidman), Broadway oyun yönetmeni eşi Jacob (Antonio Banderas) ve ergen kızları Isabel (Esther McGregor) ile Nora’nın (Vaughan Reilly) etrafında şekilleniyor. Çekirdek ailenin dinamiklerini takip ederken, kısa sürede kariyerinde güçlü bir figür olan Romy’nin özel hayatında cinsel tatminsizlikle boğuştuğunu görüyoruz. Özellikle uzun süreli tek eşli bir evlilik içinde olan kadın izleyicilerin Romy ile empati kurması muhtemel olsa da, film........

© Birgün