menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Mücadele önce dilde kazanılır

26 10
10.02.2025

Otoriter sağ siyasetin en belirgin yapısal özelliği toplumu önce iki sonra üç temel gruba bölmesi. Toplum ilkin ikiye bölünüyor; “lider ve ekibi” ve toplumun geri kalanı. Lider ve ekibinin başlangıçtaki siyasal tabanı “gerçek” insanlara, gruplara, kimliklere dayanmıyor. Lider, kendisini imgesel-hayali bir grubun içinden çıkan bir “kurtarıcı” olarak “pazarlıyor”. Topluma, ben aslında “sizden” biriyim, “sizin” içinizden geliyorum, beni “siz” seçiyorsunuz” mesajını verirken aynı zamanda o hayali “siz”in özelliklerini de tanımlıyor. “Hayali siz”in en önemli özelliği “esnek, her yana çekilebilir, her arzuya seslenebilir” olması. Bu esneklik ve sınırların belirsizliği toplumu oluşturan her bir “gerçek bireyin” liderin “hayali grubunda” kendisine dair bir “arzu” bulabilmesini sağlıyor.

Bu yolla örneğin, “devlet hastanesinde muayene olamayıp, özel doktora eşek yüküyle para ödemek zorunda kalan” kişi de, “gayri müslim olduğu için ayrımcılığa uğrayan, haklarını alamayan” kişi de liderde kendisinden bir parça bulabiliyor. Özcesi, her kim neyi arzuluyorsa, içinde yaşadığı koşulların nasıl değişeceğine dair ne fikri varsa liderin dilinden de ona dair sözler dökülüyor. Liderin istisnasız herkese seslenebildiği ve herkesin kendisiyle ilgili bölümü duyduğu bir dil ortaya çıkıyor.

Bir konuşma duyduğunuzu ve sizin sadece Türkçe bildiğinizi varsayalım. Duyduğunuz konuşmada İngilizce, Fransızca, Almanca, Çince, Arapça vb. çok çeşitli dillerden kelime ve cümleler, anlamsal bir bağlantı olmadan sıralanıyor olsun. Bir yığın anlaşılmaz söz sürerken arada tam olarak anladığınız Türkçe kelime ve cümleler duyarsınız ve ardından yine........

© Birgün