menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kafiyesiz ve ölçüsüz

37 9
07.02.2025

Leb demeden leblebiyi anlayabiliyorsanız, bu sizin zeki olduğunuzu değil, kafiyeli bir toplumda yaşadığınızı ve herkes gibi kafiyelere pek düşkün olduğunuzu gösterir. Gündelik yaşantınızda başlangıçlar ile sonlar kafiyeliyse döngüsel bir hayat sürüyorsunuz demektir. Kafiye, akıp gitmekte olan sözü kıvırır ve anlatıyı döngüsel hale getirir. Başınızı alıp gidemiyorsanız, yolculuklarınız Odyseus gibi evden başlayıp evde sonlanıyorsa, evin yerleşik değerlerine sıkı sıkıya bağlıysanız sadece tekerlemeler anlatabilirsiniz. Ya da “şiirsel bir hayat yaşıyorum” da diyebilirsiniz. Tekerlemeler, ölçülü ve kafiyeli basmakalıp sözlerdir; şiir de kafiyelerle zamanı kıvırdığı ölçüde anlatıyı bir tekerlek gibi döndürecektir. Ölçüsüz ve kafiyesiz serbest bir şiiri ancak tekerlemelere çomak sokanlar yazabilir. Antik tragedyalar, başları ve sonları kafiyeli döngüsel anlatılardır. Fakat Sofokles’in Kral Oedipus tragedyasında olduğu gibi, antik tragedyanın döngüsü bozulabilir, başlangıç ile son artık kafiyeli değildir. Oedipus çizgisel hale gelen zaman üzerinde yolculuğa çıkar, serseri bir hayat sürecektir. Farsça bir sözcük olan serseri başı boş anlamına gelir. Başları bağlı olanlar başları serbest olanları pek sevmez. Zira serseriler tekerlere çomak sokanlardır. Mesela 19. Yüzyılda, Sabot denilen tahta ayakkabılarını sistemin çarklarına sokarak sistemi işlemez hale getiren işçiler sabotajcı unvanıyla........

© Birgün