Zirai donun ardından
Geçtiğimiz hafta Türkiye’de son yılların en ağır zirai don olaylarından biri yaşandı. Bu vesileyle bir kez daha tarımın, kırsal ve kentsel sınıf ilişkilerinin kesiştiği temel alanlardan biri olduğunu hatırladık. Tarımda yaşanan her kriz, yalnızca kırsalı değil, doğrudan kentte yaşayanları da etkiliyor. Üretim kaybı, gıda fiyatlarında artış ve erişim zorluğu olarak sofralara yansıyor. Bu açıdan bakıldığında, yaşanan felaketin hem üretici hem de tüketici açısından büyük bir adalet krizine dönüşme riskinin ciddiye alınması gerekiyor.
Peki ne yaşadı çiftçi, bakalım. Üretim alanları buz kesti. Manisa’dan Ordu’ya, Mersin’den Malatya’ya, kayısıdan üzüme, kirazdan fındığa kadar birçok üründe ağır hasar meydana geldi. Bir gecede mahsulünü kaybeden üreticiler, büyük bir belirsizlikle baş başa kaldı. Çiftçilerin zararının tespiti için araştırma komisyonu kuruldu. ÇKS kayıtlı çiftçiye zirai don desteği verileceği; kayıtlı sigortası olmayan üreticiler için de giderleri hesaplanarak maliyetlerin karşılanacağı açıklandı. Hasarın ne kadarının, ne zaman ve nasıl karşılanacağı da hala belirsizliğini korurken birçok bölgede üreticiler afet bölgesi ilanı talep etti ancak henüz karşılık bulan olmadı.
Diğer yandan zirai donun etkisinin, bakanlığın açıkladığı gibi yalnızca bazı meyve türleriyle........
© Birgün
