Post truth futbol
“Post truth kavramı Türkçeye hakikat sonrası, hakikat ötesi anlamında çevrilmiş olup bu tanımlamalar post truth kavramını tam olarak yansıtmıyor. Post truth, nesnel olan bir gerçeklik karşısında halk kitlelerinin kişisel duygular ve çeşitli çıkarların ağırlık kazanması ile nesnel gerçekliğin silikleştirilmesi ve kamuoyunu etkilemesi olarak tanımlanır.”
Hangi sosyal olgu, sportif yapı veya siyasi ideoloji olursa olsun fark etmeden; içine girildiğinde algı üzerinden de gerçekleştirilen etki sayesinde yalan ve gerçek artık birbirinin içine geçmiştir.
Doğruluk ve dürüstlüğün, yöresel ahlaki söylemler veya etik değerlendirmeler ile, siyasi kurgu içinde var olan veya onun himayesinde hiyerarşik olarak etiketlenen tüm kurumların erdemleri arasında olmayacağı için ve yalanın her zaman gerekli ve haklı çıkaran en kullanışlı argüman olarak kabul edildiğinden bir değeri kalmamıştır.
Yalan söylenmesi demokratik bir ülkede özgürce söylenen fikir beyanı değildir veya bunun bir ifade özgürlüğü kapsamına girdiği şeklinde söylenmesi de doğru değildir. Kaldı ki bunun da böyle kabul edilmesinin gerçeklik olgusuyla hiçbir şekilde alakası yok. Bunu kabul eden toplum içindeki bireylerin, yalana ihtiyaç duyması kişisel özelliklerinden ve olaylara bakış açısında bağımsız da değerlendirilemez.
Küreselleşmenin yanı sıra profesyonelleşme süreci; futbolu bir oyun olma özelliğinden çıkartıp, ekonomik düzeyde işleyen bir endüstriye dönüştürmüştür. Bunun sonucunda ise, kapitalist düzenin değerleri futbola egemen olmuş, iyi ve doğru oyun olma özelliği kaybedilerek, kazanma kültürü ve başarı elde etme arzusu futbolun sportif değerlerinin önüne geçmiştir. Ayrıca, futbol, bir oyun olmanın ötesinde, toplumsal yaşam içerisinde yeni değer transferi ile toplumsal yaşam içerisinde bir örgütlenme modeli olarak........
© Birgün
visit website