Siyasi tarih mezarlığı kendini yıkılmaz gören rejimlerle dolu
Kiminle ve nasıl bir rejimle karşı karşıya olduğumuz unutuluyor. Ülkede normal bir iktidar varmış gibi davranıla geldi bugüne kadar. Yeni bir siyasal İslamcı milli güvenlik rejimi inşa edilirken hey şey olağanmış gibi hareket edildi.
Tek adam rejimi kendi ikbali için tüm ülkeyi ateşe atmaktan bir an için bile çekinmezken bu rejimin, “yumuşama”, “normalleşme”, “açılım” söylemlerine kanıldı. Her kritik dönemde muhalefet cephesinden birileri rejimin payandası oldu.
Rejimin karakteri anlaşılmadan muhalefet yapmanın nelere yol açtığı bir kez daha görüldü. Kendi ikballeri için her bir şeyi araçsallaştırmaktan imtina etmeyen rejimin bu karakterinin ne Meclis muhalefeti farkında ne de bunlara bel bağlayanlar.
Son dönemlerde artan İBB ve Ekrem İmamoğlu operasyonu ile de taçlandırılan muhalefeti ezme girişimi Saray rejiminin karakterini bir kez daha tescil etti. Meselenin hukuki değil siyasi olduğu açık. İktidar tek adam rejimini kalıcılaştırmak, Erdoğan’ı yeniden ve belki de ilelebet seçtirmek için gözünü budaktan sakınmayacağını bir kez daha gösterdi.
İçeride rıza üretemeyen, toplumsal meşruiyeti çökmüş Saray rejimi zorbalığa başvurarak ömrünü uzatmanın peşinde.
Ülke içinde ve dışarıda kurduğu........
© Birgün
