Devlet başkanlığı ve parti başkanlığı
CHP Genel Başkanı Sn. Özgür Özel’in, “amacım, Parti Genel Başkanı olarak seçimleri kazanmak” biçimindeki sözleri, şöyle de anlaşılabilir: Parti genel başkanlığı devlet başkanlığı ile bağdaşmaz.
Anayasa açık: “Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Yürütme yetkisi Cumhurbaşkanına aittir.” Devlet başkanı, “aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma…, namusum ve şerefim huzurunda andiçerim” hükmü doğrultusunda davranma yükümlülüğünde. Ne ki, parti genel başkanlığı buna engeldir. Bu hükmün ihlali sonucu, Devlet başkanlığı ve yürütme (hükümet) yetkilerinin tarafgir biçimde kullanılması, Kişi Parti Devlet (K P D) birleşmesi tehlikesi yaratmıştır.
Devlet Başkanı’nın Parti Başkanlığı Anayasa’ya aykırı olduğuna göre, Sn. Özel’in yaklaşımı şöyle de okunabilir: eğer ben aday olursam, parti başkanlığından çekilirim.
Bir ekleme daha: bu konuyu şimdiden tartışmanın yerindesizliği, seçime olan zamandan kaynaklanmıyor yalnızca; CB’yi sistemin merkezi olmaktan çıkarmak, demokratik anayasa hedefi gereğidir.
Bir de, görevdeki CB’nin 4. kez aday olamayacağı: “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir”. Bu kural (2007) hiç değişmedi. Buna karşın aynı kişi 3 kez seçildi. Kural ve kişi aynı, hiçbir belirsizlik yok. 3. kez seçilmek için madde 116 koşuluna uyulmadığına........
© Birgün
visit website