menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ya “bir bildikleri” yoksa...

19 25
28.05.2025

2021-2023 arasında Kavcıoğlu-Nebati ekonomi politikalarının kurgusu, aşırı düşük faiz politikası ile sanayi yatırımlarının hızla artacağı, Türk Lirası’nın da değer kaybıyla rekabetçiliği sağlayarak ihracat odaklı sürdürülebilir yüksek büyüme elde edileceğiydi.

Düşük faizle sağlanan kurumsal krediler üretim kapasitesini büyütmek yerine ya dövize/altına kaçtı, ya da işletme sermayesi olarak harcandı. TL’nin değer kaybı döngüsü müthiş bir maliyet enflasyonu üretti. Tüketici, ucuz krediyle her gün önceki güne göre daha pahalı hale gelen ürünlerin tüketimine yöneldi.

İzlenen politika, 2023 seçimleri ardından herkesi “vuracak” ölçekte bir ödemeler dengesi krizi ile ülkeyi burun buruna getirdi. Aniden çok yükselen enflasyon, siyasi tercih olarak yapılan servet transferi ve daha da bozulan gelir dağılımı döneme damgasını vurdu.

O günlerin yüksek bir ekonomik bedeli olması kaçınılmazdı. Keza, Kavcıoğlu-Nebati isimleriyle vücut bulan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi politikaları bu kez Şimşek politikaları karakterine bürünmek zorunda kaldı.

2024 yerel seçimleri nedeniyle faiz artışlarına ikircikli adımlarla başlayan, enflasyonu düşürmenin bir maliyeti olduğunu seçmene hissettirmemeye çalışan TCMB, sıkılaştırma önlemlerini ancak son bir senedir ciddileştirdi.

Yüksek enflasyon oranlarındaki düşüşlere genellikle ekonomik faaliyetlerdeki önemli düşüşler eşlik eder. Reel GSYH doğal trendinin gerisinde kalır. Bu tür zayıf büyüme dönemleri........

© Birgün