menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye-Gürcistan-KKTC hattında taşıyıcı annelik pazarı

18 11
14.02.2025

70’li yıllarda üzerine çalışılmaya başlanan tüp bebek teknolojisi, doğal yollarla çocuk sahibi olamayan çiftler için umut olmuştu. Laboratuvar ortamında döllenen embriyo sonradan kadının rahmine yerleştilmiş ve hamileliğin gerçekleşmesi sağlanmıştı. 80’li yılların başında, tüp bebek yöntemiyle de çocuk sahibi olamayan çiftler için taşıyıcı annelik bir seçenek olarak konuşulmaya başlandı. Bu yöntemle rahmi çocuk taşımaya uygun olmayan bir kadının yumurtası ve eşinin spermi dışarıda dölleniyor ve embriyo, gönüllü ya da ücret karşılığında, taşıyıcı annenin rahmine transfer ediliyor. Ve böylece taşıyıcı anne, genetiği evli çifte ait bir çocuk dünyaya getiriyor.

Eğer kadının yumurta üretememesi söz konusuysa, taşıyıcı anneden yumurta bağışçısı olması istenebiliyor. Bu yöntemle, hem yumurta üretemeyen hem de rahmi çocuk taşımaya uygun olmayan kadın, kocasının spermi ve taşıyıcı annenin bağışladığı yumurta ile bebek sahibi olabiliyor. Çiftlerden her ikisinde de görülebilecek yumurta ve sperm azlığı/yokluğunda ise işler bir adım daha çetrefilleşiyor ve bu kez sperm bağışı da gerekiyor. Taşıyıcı annelik yöntemine başvurmak için çiftlerin illâ kısırlık sorunu yaşaması gerekmiyor, hatta bir çift olmak da şart değil. Bu yöntem bekârlar, eşcinseller, hamilelik ve doğumun riskli olabileceği ileri yaştaki kadınlar ve fiziksel değişim kaygısı taşıyanlar tarafından da tercih ediliyor.

TAŞIYICI ANNELİKTE ÜLKELERE GÖRE DEĞİŞEN YASALAR

Taşıyıcı annelik günümüzde, 30 bin ilâ 150 bin dolar arasında fiyatların konuşulduğu ve büyüyen bir sektör. Kimi ülkelerde yasal, kimilerinde yasak, kimilerinde ise konuya dair bir düzenleme yok ya da belirli şartlarla sınırlandırılmış. Örneğin İngiltere’de taşıyıcı annelik yasal ve sadece kendi vatandaşlarını kapsıyor. Portekiz’de tıbbi nedenlerle heteroseksüel çiftler yararlanabiliyor. Ukrayna, Rusya ve Gürcistan’da kısıtlamalar daha az ve yabancılar da bu yöntemle çocuk sahibi olabiliyor. Dolayısıyla popüler destinasyonlar. İspanya hükümeti taşıyıcı anneliği kadınlara yönelik bir şiddet biçimi olarak tanımlayor. Bu doğrultuda kısıtlamalar artırıldı. Uygulama İtalya’da yasak. Geçen yıl ekim ayında, Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümeti, taşıyıcı anneliğin evrensel suç olarak kabul edilmesini yasalaştırdı. Böylece taşıyıcı annelik için yurt dışına giden İtalyanlar para ve hapis cezasıyla yargılanabilecek. Yöntem Türkiye’de yasak. Hukuken, çocuğu doğuran kişi yasal anne olarak kabul ediliyor. Sadece evli çifte ait yumurta ve sperm dışarıda döllenerek anne adayının rahmine transfer edilebiliyor. İnsanların, Avrupa ve Amerika’ya göre........

© Birgün