menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Sermayeye var belediyeye yok!

37 19
29.07.2024

Son günlerde sosyal güvenlik ve emeklilik sisteminin yarattığı emekli sefaleti için günah keçileri arandığı görülüyor. Bu günah keçilerinden ilki EYT’liler oldu. EYT için yapılan ek harcama çarpıtılarak ve abartılarak kamuoyunda “EYT’nin maliyeti ve yükü büyük” algısı oluşturulmaya çalışıldı. Maliye Bakanı Şimşek “EYT’nin maliyeti 724 milyar” derken AKP Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş daha da fantastik bir miktar söyledi. Elitaş EYT'nin beş yıllık maliyetinin 300 milyar dolar olduğunu iddia etti. Bu durumda EYT’lilere 2024’te yaklaşık 75 bin lira emekli aylığını ödeniyor olması lazım. Kamuoyuna yansıyan başka iddialar da hatalı yaklaşımlara dayalı abartılı miktarlar yer aldı.

Bu akıl ve izandan yoksun abartılı iddiaların asıl sebebi emekli aylıklarında düşüş için günah keçisi aramaktır. Bu konuyu ileride ayrı ve kapsamlı bir yazıyla ele alacağım. Şimdi de belediyelerin SGK’ye olan borçları gündemde. Belediyelerin SGK’ye prim borçları tam da emekli aylıkları tartışılırken yapay olarak gündeme getirildi.

Bu operasyonla bir taşla iki kuş vurulmak isteniyor. Bir yandan belediyeleri mali olarak zayıflatmak ve faaliyetlerini sınırlamak öte yandan sosyal güvenlik ve emeklilik sisteminin sefaletinin sebebi olarak belediyelerin ödeyemediği primleri sebep göstermek.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı derhal resmi X hesabından bir açıklama yaptı. Bakanın yaptığı açıklamaya göre belediyelerin SGK borcu 96 milyar TL’ye ulaşmış. Bakan Beye göre en borçlu beş belediyenin borcu 19,1 milyarmış. 16 milyon nüfusu olan İBB’nin borcu 3,3 milyarmış!

SGK’nin 2024 yılı tahmini gelirleri 2023’e göre yüzde 50 artarsa (en az bu kadar artar) 3,3 milyar TL olacak. Dolayısıyla söz konusu borcun 2024 yılı SGK gelirlerine oranı binde üç civarında olacak. Hadi yuvarlayalım. Yüzde yarım civarında olsun. İBB’nin SGK’ye iddia edilen borcunun SGK gelirlerine oranı binde bire ancak ulaşıyor.

Üzerinde kıyamet koparılan borcun SGK’nin toplam gelirleri açısından hayati bir önem taşımadığı ortada. Bu borçların SGK’nin gelir gider dengesi üzerinde olumsuz bir tablo yaratmadığı ve SGK’yi bir mali krize sokmadığı da ortada. Öyleyse bu sorunun gündeme gelme nedeni bir gelir-gider ve sosyal güvenlik istemi kaygısından kaynaklanmıyor. Mesele siyasi. Geçmişte gündeme gelmeyen ve tahsili yoluna gidilmeyen borçların şimdi güdeme getirilmesinin 31 Mart 2024 yerel seçim sonuçlarıyla bağlantısını görmemek mümkün değil. Aksi halde yıllardır var olan........

© Birgün


Get it on Google Play