Faiz ve adaletsiz vergi bütçesi
Geçen hafta içinde 2024 yılı merkezi yönetim bütçe uygulamalarının sonuçları açıklandı. Türkiye'nin merkezi yönetim bütçe gelirleri 2024'te bir önceki yıla göre yüzde 66,5 artarak 8 trilyon 670 milyar 863 milyon lira, giderleri de yüzde 63,6 artarak 10 trilyon 777 milyar 9 milyon lira oldu.
Bütçe giderleri içinde en önemli artış faiz giderlerinde gerçekleşti. 2023 yılında 674,6 milyar TL olan faiz giderleri 2024 yılında 1 trilyon 71 milyar TL’ye yükseldi. Yani, 2024 yılında faiz giderleri yüzde 88,3 oranında arttı. Bu artış ‘rasyonel politikalar, linkler koptu, setting’ söylemleriyle yükseltilen faizler genel seviyesinin bütçeye faturasıdır. 2023 yazında göreve gelen Sayın Mehmet Şimşek liderliğinde ekonomi yönetiminin iddiası enflasyonu düşürmekti. Ancak gelinen noktada bütçede faiz maliyeti iki katına yükselirken enflasyon teslim aldığı yüzde 38’in 6 puan üstünde bulunuyor (yüzde 44). 2024 yılında dünyada en yüksek reel faiz ödeyen ülkelerden birisi Türkiye oldu. Ayrıca aşağıdaki görselde açıkça görülüyor ki faiz ödemeleri anapara arasındaki makas faiz ödemeleri lehine gittikçe artıyor. Bu gidişle 1990’larda ve 2000’lerde Türkiye’nin başına bela olan yüksek faiz yükü tekrar karşımıza çıkacak. ‘Rasyonel’ olarak pazarlanan ve kırk yıllık ezberleri tekrar eden neoliberal Ortodoks politikalar vergilerimizin bir avuç tefeci faiz lobisine aktarılmasından ibarettir.
Gelirler tarafında dikkat çeken gelişme ise dolaylı vergilerin payının yüzde 66, doğrudan vergilerin payının ise yüzde 34 olmasıdır. Bütçenin toplam gelirleri 7,3 trilyon TL oldu. Bunun yüzde 21’i gelir vergisi, yüzde 12’si ise kurumlar vergisinden oluşuyor. Dolaylı vergiler gelir seviyesi fark etmeksizin herkesten eşit oranda alındığı için adaletsiz vergi olarak tanımlanır. Türk Vergi Sistemi 1980 sonrasında uygulanan neoliberal politikalar nedeniyle dolaylı vergilerin ağırlıkta olduğu bir yapıya dönüştürülmüştür. Bu da gelir dağılımını bozulmasında etken........
© Aydınlık
