Lübnan’lı Mikail’in Türkiye kehaneti 21 Mart’ta Nevroz-ı Sultan doğdu
Kehanet (kâhinlik), meydana gelecek olayları birtakım yöntemlerle önceden bilmeye çalışma olarak tanımlanır. Cin suresi 26. ayette de "gaybı ancak Allah’ın bileceği" ifade edilir. Ancak devamındaki ayette ise, razı olduğu kullarına gelecek ve geçmişten bilgiler vereceği haber verilir. Demek ki, Allah bildirirse Allah'ın sevgili kulları yani evliyalar da gaybı bilebilir. "O gaybı bilendir. Hiç kimseye gaybını bildirmez. Ancak seçtiği resuller başka. (Onlara bildirir.) ..."(Cin, 72/26 ve 27) Öyleyse "Gaybı ancak Allah bilir" sözünü, "Allah bildirmezse kimse gaybı bilemez… Allah kendi iradesi gereği bir sevgili kuluna (peygamber veya evliyaya) gaybı bildirebilir” olarak anlamalıyız. Yani bir hadise daha vuku bulmadan önce Allah başkalarına da bildirebilir.
Çağımızda bilimin ulaştığı seviyeden hareketle ihtimal dâhilinde ve hatta kesin olarak hangi hastalıklara maruz kalacağımız bilinmektedir. Boyumuz, zevklerimiz, ilgi alanlarımız, neye ne kadar meyilli olduğumuz öngörülebilir. Neden sonuç ilişkisi içinde birçok nizamı, gelişmeyi, faaliyeti ve doğuracağı sonuçları doğru okuyabilmek mümkün. 2017’den sonra, yani Esad Halep’i tekrar devlet kuvvetlerine kattığı gelişmelerden sonra, Suriye’nin ne yapması gerektiğini onlarca yazımızda anlatmıştık. Bunlar yapılmadığı takdirde muhkem sonuçların Esad ve nizamı için fevkalade kötü olacağını da belirtmiştik. Bu bir kehanet değil neden-sonuç sistematiğinde nesnel koşulların tahliliydi.
Bunun dışında hayatımıza ve dünyaya müdahale ederek onu keyfince ve çıkarlarına uygun tanzim etmek isteyen de var. Yeryüzünde küçük tanrılar olmak isteyen bu güruh tekelci kapitalist........
© Aydınlık
