Olmazları olduran süreç
PKK’nın fesih süreciyle ilgili Türkiyemizin güzide “muhalif”lerinin önemli bir kısmı şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Bu, Tayyip Erdoğan’ın iktidarını sürdürmek için başvurduğu bir oyundur. İktidar zayıfladı, DEM Parti’nin desteğine ihtiyacı var. Bundan iktidar ve Tayyip Erdoğan kazançlı çıkar! Öyleyse buna karşı çıkmalıyız.”
Aslında bu yönde bir propaganda başından beri sürdürülüyor. Bu propagandanın asıl merkezi ise Washington, Londra, Brüksel ve Tel Aviv’de. Ama, herkesten daha hızlı “Atatürkçü” ya da “milliyetçi” pozlarla sahneleniyor. Kafası “NATO demokrasisi”nin sandığına gömülmüş olanlar bu yönlendirmeyle, “PKK kendini feshetmeyecek, feshetse de silah bırakmayacak” iddiasının peşinden koşmaya devam ediyor. Örgüt yönetimi “Öcalan’ın çizdiği çerçevede kongremizi topladık” diye açıklama yaptığı halde, bu kez de başka “olmaz”lar sıralanıyor.
Oysa, bu gelişmeyi önyargısız, Türkiye’nin devlet ve toplumun toplam menfaatleri açısından değerlendirmek, bizi doğru sonuca götürecektir. Önce şuradan başlayalım:
PKK’nın kendini feshetmesi ve silahlarını bırakması en çok kimi........
© Aydınlık
