menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Terör döneminin sonu

44 22
01.03.2025

Öcalan’ın çağrısı toplumda olumlu yankılandı. Vatandaşlar bir yandan olan bitenin hikmetini ve bu işin ardında bir çapanoğlu olup olmadığını anlamaya çalışırken, öte yandan terörün bir biçimde biteceğini duymaktan hoşnutturlar.

Çağrı metni incelendiğinde, Öcalan’ın herhangi bir pazarlık ya da önkoşul ileri sürmeksizin, PKK’nın işlevini tamamladığını, zaten geçmişte de milliyetçi önyargı ve savrulmaların esiri olduğunu tespit ettiğini görüyoruz. Öcalan’a göre, ne federasyon ne özerklik ne de kültüralist taleplerin sosyolojik bir karşılığı yoktur. Yapılması gereken tek bir iş kalmıştır: PKK’yı feshedip Türkiye’nin milli birliği içinde yer almak.
Bu noktada iki hususu birbirinden ayırmak gerekiyor. Birincisi, Öcalan’ın çağrısı ve bu çağrının PKK hareketi üzerinde yaratacağı etki, milli menfaatlerimiz açısından tartışmasız olumludur. Bunun karşısında durup sanki PKK’nın silah bırakmamasını istiyormuş gibi bir pozisyona düşmenin kimseye faydası yoktur.
İkincisi, PKK’nın Öcalan’ı dinleyip dinlemeyeceği ya da ABD’nin nasıl bir tavır alacağı konularıdır. Basın toplantısının yapıldığı salonun heyecansız atmosferi ve kimi DEM Parti eşbaşkanlarının kendilerince pazarlıkta el yükseltme çabaları da gözlerden kaçmadı. Fakat PYD Lideri Salih Müslim’in Öcalan’ın çağrısına uyabileceklerini söylemesi de sürecin genel karakterine uygun. Terör döneminin sonuna geldik.

Meselenin PKK açısından bir mantığı var. Gelecek senaryolarını bu bakış açısının etkilediğini söylemek mümkün. PKK son elli yıldır bölgedeki........

© Aydınlık