Şansölye ilk ziyaretini Paris ve Varşova’ya yaptı! Macron ve Merz Avrupa'yı savaşa hazırlıyor
Almanya Başbakanı Friedrich Merz Şubat 2023 seçimlerinden sonra yaptığı açıklamada parlamentonun oyunu aldıktan sonra Başbakan olarak ilk dış ziyaretini önce Fransa’ya sonra Polonya’ya yapacağını açıklamıştı. Öyle de yaptı; 7 Mayıs Çarşamba günü Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Merz’i Elysee Sarayı’nda ağırladı. Avrupa Birliği’nin arızalı motor ülkelerinin buluşması ve yapacakları açıklamalar Avrupa’da olduğu gibi dünyada da sabırsızlıkla bekleniyordu. Aslında ne söyleyecekleri aşağı yukarı biliniyordu! Ama ne de olsa Trump’ın ABD’sinin karşısında AB’nin “kaderini” belirleyecek iki liderin buluşması önemliydi. Merz Paris’ten sonra Varşova’ya gitti. Almanya’nın yeni hükümeti, 1991'de kurulan Fransa, Almanya ve Polonya arasındaki üçlü işbirliği forumu Weimar Üçgeni çerçevesinde Polonya ile de “dostluğu güçlendirmeyi” istiyor. Merz “Bu iki ülke benim için çok önemli.” dedi. Weimar Üçgeni'ni iki komşu ülkeyle diyalog platformu olarak etkin bir şekilde kullanmak istediğini söyledi.
Merz-Macron ikilisinin yaptığı ortak basın açıklamasının ayrıntılarına girmeden iki ülkenin durumuyla ilgili kısa bir değerlendirme yapalım.
Almanya da Fransa da ağır bir ekonomik ve siyasi kriz içinde. Küreselci partilerin hükümetleri her iki ülkede de dikiş tutmuyor; yıkılıyor, erken seçimler yapılıyor ve yeniden umut vermeyen hükümetler kuruluyor. Yükselen milliyetçi partiler küreselci sistemlerini sarsıyor ve hükümetleri halkın desteğini kaybediyor.
Azınlık hükümetle yönetilemeyen Fransa’da sonbaharda erken seçim beklentisi var. Almanya ise Sosyal Demokrat Başbakan Scholz hükümetinin Yeşiller ve Liberallerden oluşan hükümeti dağılmış ve bir erken seçim kararı alınmıştı.
Borç yükü altında ezilen, ülke bütçesini oluşturmada zorlanan bir Fransa ve yüksek enerji maliyetiyle sanayisi sarsılan ve otomobil sektörü büyük yara alan, Çin karşısında rekabet gücünü yitiren bir Almanya. Rusya’ya karşı Ukrayna’yı silahlandıran; silah stoklarını tüketen ve bir savunma zafiyeti yaşayan bu ülkeler, sözüm ona bir Rusya tehdidine karşı çılgınca silahlanma planları yapıyorlar.
Fransa Cumhurbaşkanı 26 Şubat 2024’te Paris’te toplanan “Ukrayna’ya destek Konferansında” yaptığı konuşmada “Rus mevzilerini vurmalarını sağlayacak füzeler vereceklerini” açıklıyor ve “Savunma sanayimizin kendi topraklarımızda üretim yapmasını, Ukrayna için daha fazla silah üretmesini sağlayacak sözleşmelerin imzalanmasını öngören” Avrupa Konseyi’nin onaylayacağı bir programdan bahsediyordu.
Merz seçim öncesi Berlin’de Körber-Stiftung Vakfında dış politikaya ilişkin yaptığı konuşmada, Rusya ve Çin düşmanlığını çok açık bir şekilde ifade etti. Merz’in, Avrupa’nın özellikle de Almanya’nın silahlanması ve savaşa hazırlığı konusunda Macron’ları sollandığını görüyoruz. Basında Macron’a bir müttefik mi geldi yoksa hırslı bir rakip mi görüşleri yer alıyor. Her iki ülke de ağır bir ekonomik kriz içinde olsa da Fransa daha zor bir durumda ve Macron’un görevi 2 yıl sonra sona eriyor. Merz ise göreve yeni başlıyor.
Merz’e 1 trilyon avro gibi bir paradan söz ediyor. Bununla “iki özel fon” oluşturulacak ve “ülkenin yeniden silahlanması finanse edilecek ve altyapısı yenilenecek”. Dolayısıyla gelecekte savaş hazırlıkları için sınırsız harcama yapmak mümkün olacak. Silahlanma için serbest bırakılan bu devasa meblağlar ile tüm endüstrisini askeri endüstri etrafında yeniden yapılandırması için kullanacaklar.
Trump ve Putin’in Ukrayna’da savaşı bitirme ve barış görüşmelerinin yapıldığı bir dönemden geçiyoruz. Rusya’nın Avrupa’ya saldırmasının söz konusu olmadığı açıkça ortada. Peki neden bu silahlanma? Asıl planları; küreselci neoliberal sistemlerini korumak için ülke sanayisini silah sektörü çerçevesinde canlandırmaya çalışmak. Ve aynı zamanda ülkelerinde yükselen milliyetçi........
© Aydınlık
