Başbakan François Bayrou, azınlık hükümetinin 2026 bütçesi ile ilgili yaptığı açıklamadan sonra muhalefet partilerinden tepkiler gelmiş, eğer istenen değişiklikler yapılmazsa sonbaharda gensoru vereceklerini açıklamışlardı. Gensoru ile yıkılma tehdidi altında olan Bayrou hükümetinin içinden de aykırı sesler gelmeye başladı. Cumhurbaşkanı Macron kendi hükümeti içinden hiç beklenmedik bir darbe aldı.

Haftalık Valeurs Actuelles dergisinde “Emmanuel Macron ile” Macronizm'in sonunu ilan eden Cumhuriyetçiler'in lideri ve İçişleri Bakanı Bruno Retailleau, salı günü tüm cumhurbaşkanlığı kampının tepkisini çekti.
İçişleri Bakanı, Macron dönemini kastederek “bu fenomenin sonu geldi çünkü (Macronizm) ne bir siyasi hareket ne de bir ideoloji: esas olarak bir adama dayanıyor” dedi. “Emmanuel Macron'un aynı anda hem sağcı hem solcu olduğunu iddia eden düşüncesini doğru bulmuyorum” diye devam eden Bakan “çünkü bu güçsüzlüğün bir ifadesidir” diye ekliyor.

Eğitim Bakanı ve Macron’un eski başbakanlarından Elisabeth Borne ise X hesabından yaptığı paylaşımda İçişleri Bakanını “ortak zemini bölmeye çalışmak” ve böylece “aşırılıkçılara karşı savunma duvarlarını zayıflatmakla” suçladı. “Birlikte hareket etmek karşılıklı saygı gerektirir” diyen eski başbakan, Macronizm'in “bir ideoloji ve bir siyasi parti” olduğunu vurguladı.
Fransa Ekolojik Dönüşüm, Biyolojik Çeşitlilik, Orman, Deniz ve Balıkçılık Bakanı Agnès Pannier-Runacher de “Macronizm’i” savunmak için "popülizme karşı eylem, bölünmeye karşı birleşme tercihi. Bu, krizler sırasında ülkeyi ayakta tutan şeydi” diyerek İçişleri Bakanını........

© Aydınlık