Rekabet ortamında kaynak yönetimi
Devletlerarasındaki rekabetin kökenlerini nerede aramalıyız sorusu, binlerce kitabın, makalenin, araştırmanın başlangıç noktası olmuştur. Farklı disiplinlerden bilim insanları bu soruya cevap bulmak için gözlemler yapmış, gözlemleri nitelikli hale getirmiş ve deneysel sonuçlarla bulgularını paylaşmışlardır. Toplumu izleyenler mi dersin, üretimi izleyenler mi… Ya da insanların en eski atalarının izlerini mi örnek verelim? Her bir bilimsel uğraş, sonuçları itibarıyla insanlığa ilham vermektedir.
Özellikle arkeoloji bilimcilerinin çalışmalarını büyük bir hayranlıkla, merakla takip ediyorum. İnsanın yeryüzündeki yolculuğunun kalıntıları arasından bir tarih yeşertiyorlar. İnsanın yaşam anlayışının değişimini kanıtlarıyla gün yüzüne çıkarıyorlar. Toprak da gerçek, toprağın altında yatan on bin yıllık tabletler de gerçek. Gerçeğin sakladığı gerçeği aydınlıkla buluşturuyorlar.
Besine, üremeye ya da hayatta kalmaya yönelen basit organizmaları ve içgüdülerince yönetilen gelişmiş canlı türlerini bir süreliğine – bu yazı boyunca diyelim – göz ardı edelim; doğan ve yaşayanların, insanların rekabetindeki psikolojik temelleri anlayarak tasarlanan iktisat modellerinin daha gerçekçi bir zemin oluşturacağını söyleyebiliriz. Davranışsal iktisat işte bu ihtiyacımıza karşılık geldiği için aklımı kurcalamakta ve ilgimi üzerinde toplamaktadır. İnsanların kendi aralarındaki rekabeti anlamadan, “nereye payidar, nereye?”
Bir süredir, sizin de fark ettiğiniz üzere, rekabet olgusunu incelemekteyim. Rekabetin doğuştaki ve yaşamdaki yerini düşündüğümüzde, yaşamı ilerleten bir yanı olduğu görülmektedir. Arkeoloji ve davranışsal iktisat, rekabetin tarihini anlamam için kullanacağım muhteşem ikili olacaklar.
Evrenin, doğanın, yaşamın ve insanlığın bütün bilgisi büyük bir olasılık evrenidir. Büyük bilgi yığınları karmaşıktır; çözüm aradığınız noktalar ise olasılık evreninde bir yerlerdedir. Kaotiktir, düzensizdir. Dogmatizmin konfor alanında kalanlar için yarınlar yoktur.
İktisadi sistemlerin çözüm aradıkları problemlerin başında kaynak yönetimi gelmektedir. Sayısız kaynak,........
© Aydınlık
