menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Organize Sanayi Bölgeleri: Kalkınmanın Yapı Taşları

15 1
12.03.2025

Sanayileşme, bir ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasının temel dinamiğidir. Ancak bu süreç, plansız geliştiğinde çevresel tahribattan dengesiz büyümeye kadar pek çok sorunu beraberinde getirir. İşte tam da bu noktada, dünyada 19. yüzyıldan bu yana varlığını sürdüren Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) devreye giriyor. Türkiye’nin sanayi hamlesinin bel kemiği olan OSB’ler, yalnızca üretim alanları değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik dönüşümün de merkezleri.

OSB kavramının ilk izleri, 1800’lerin sonunda İngiltere’deki Trafford Park ve ABD’deki sanayi bölgelerine dayanıyor. Bu alanlar, sanayinin getirdiği kaosu düzene sokmak, çevre kirliliğini önlemek ve işsizlikle mücadele etmek amacıyla kurgulanmıştı. Öyle ki, İngiltere’de 1936’da çıkarılan yasayla OSB’ler, kalkınmanın bir aracı haline geldi. Türkiye ise bu modelle 1960’lı yıllarda tanıştı. Planlı kalkınma döneminin bir ürünü olarak Bursa’da kurulan ilk OSB, ardından Ankara, Konya ve Manisa gibi illerdeki öncü projelerle yaygınlaştı. Bugün geldiğimiz noktada, 81 ilde 404 OSB ve bu bölgelerde faaliyet gösteren 60 bin işletme ile 2,5 milyon kişiye istihdam sağlanıyor. Bu rakamlar, OSB’lerin Türkiye’nin ekonomik dokusundaki yerini net bir şekilde ortaya koyuyor.

OSB denildiğinde akla yalnızca fabrikalar gelmemeli. Zira bu bölgeler, alt yapıdan üst yapıya, okuldan hastaneye, bankadan itfaiyeye kadar tüm sosyal donatıları barındıran kentleşmiş alanlar. Amaç, sanayicinin üretim odaklı ihtiyaçlarını tek çatı altında çözmek ve düzensiz kentleşmenin önüne geçmek. Üstelik aynı sektörde faaliyet gösteren firmaların bir araya gelmesi, “kümeleme etkisi” yaratıyor. Harvardlı ekonomist Michael Porter’ın da vurguladığı gibi, bu coğrafi yoğunlaşma, rekabeti artırırken inovasyonu ve verimliliği tetikliyor. Birbirini besleyen işletmeler, ortak Ar-Ge projeleriyle teknolojiyi ileri taşıyor, yerel sermaye birikimini bölgede tutuyor.

Türkiye’de OSB’ler, 2000’li yıllarda yasal kimliğe kavuştu. 4562 sayılı kanun ve OSBÜK (Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu) ile bölgeler hem özerk hem de devlet politikalarıyla uyumlu hale geldi. Başlangıçta kamu destekli kurulan OSB’ler, artık kamu-özel ortaklıklarıyla hayat buluyor. Bu........

© Aydınlık