menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ademimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı (2)

43 17
18.08.2025

Yazı dizimin 1. bölümünü yazarken ademimerkeziyet konusunun iktidarın gerilim ortamı yaratan hukuk dışı uygulamaları ve yeni anayasa yapma koşullarının bulunmaması nedeniyle Komisyon gündemine gelmeyeceğinin bilincindeydim.

Madem sorunun çözümüne ve kalıcı barışa soyunulmuştu o halde bu meselenin temel iki dinamiği gündemde olmalıydı. Bunlardan birincisi yetki paylaşımı diğeri ise anadilin özgürleşerek, bölgede ikinci dil olarak kullanılmasıydı.

Ancak bu değişikliklerin de anayasa değişikliği gerektirdiği yani demokratik süreçle inşa edilecek yeni bir anayasaya işaret ettiği açıktı. Oysa ortada bu süreci yaratacak ortam yoktu. Yargının siyasi çıkarlar uğruna araç haline getirildiği, tabii hakim ilkesinin, adil yargılanma hakkının, hukuk güvenliğinin ve ifade özgürlüğünün yok edildiği bir ortamda yeni anayasa yapmanın imkanı da anlamı da yoktu.

Toplumsal meşruiyeti olmayan bir anayasanın kalıcılığı olamayacağı gibi toplumsal ve siyasi barışı sağlaması, toplum bu kadar kutuplaştırıldıktan, iç barış dinamitlendikten, ana muhalefet partisi hukuk dışı ve siyasi etiğe aykırı hamlelerle saf dışı bırakılmak istendikten sonra imkansız gözükmekteydi.

O halde Komisyon neden toplanıyordu? Anlaşılıyor ki Abdullah Öcalan başta olmak üzere terör suçlusu kabul edilenlere yönelik af niteliğinde bir düzenleme yapmanın kriterleriyle sınırlı bir müzakere yürütülecekti. Yine anlaşıldığı kadarıyla AKP eşitliğe aykırı bir şekilde bu affı da sınırlamak istiyordu.

Terörsüz Türkiye’den kast edilenin örgütün sembolik de olsa kendini feshedip, silahlarını yakması buna karşılık devletin inayetinden yararlanmasının yolunun açılması olduğu anlaşılmakta. Çünkü taraflar sürekli olarak hak talepleriyle ilgili bir pazarlık ve müzakerenin bulunmadığı yönünde açıklamalar yapmaktalar.

Nitekim Komisyon’da görev alan MHP milletvekili Feti Yıldız son açıklamasında yeni anayasada mevcut değiştirilemez maddelerle birlikte Anayasanın dil ile ilgili 42. ve yurttaşlık tanımıyla ilgili 66. maddelerinin kırmızı çizgileri olduğunu, bu düzenlemeleri hiçbir şekilde tartışmayacaklarını çok kesin bir dille açıkladı.

Değiştirilemez maddeler içine 1980 askeri cuntası tarafından yerleştirilen “Türkiye devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir........

© Artı Gerçek