menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Abdullah Canan ve Sezgin Tanrıkulu

169 8
20.01.2025

43 yaşındaki Abdullah Canan, Yüksekova’da yaşayan bir iş insanıydı. 17 Ocak 1996 sabahı Hakkâri’ye gitmek üzere Yüksekova’daki evinden ayrıldı.

Tanık beyanlarına göre Yüksekova - Van karayolunda askerler tarafından otomobili durdurularak gözaltına alındı ve askeri bir araçla Yüksekova Dağ Komando Taburu'na götürüldü.

Ailesi, yerel ve ulusal tüm makamlara başvurarak Canan’ın bulunmasını istedi, ancak onun gözaltına alındığı inkâr edildi.

Albay Kamber Oğur ise Yüksekova Savcılığına başvurarak, gözaltına alındığı inkâr edilen Abdullah Canan’ı şubat ayında tabur karargâhındaki revirde, başı sarılı vaziyette gördüğünü söyledi.

Yüksekova taburunda görev yapan itirafçı Kahraman Bilgiç de savcıya verdiği ifadede cinayetin nasıl ve kimler tarafından işlendiğini detaylarıyla anlattı.

21 Şubat 1996 günü, Abdullah Canan’ın ağır işkence görmüş cansız bedeni köylüler tarafından bulundu.

Canan, yakın mesafeden atılan 7 kurşunla öldürülmüş, elleri, ayakları ve ağzı bağlı olarak Yüksekova- Esendere Karayolu’ndaki bir menfeze bırakılmıştı.

Canan Ailesi, Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak, Canan’ın öldürülmesinden sorumlu olanlar aleyhinde suç duyurusunda bulundu.

xxxxxxx

Bu korkunç cinayetin, cinayet kadar sarsıcı hukuksal boyutuna gelince…

12 Kasım 1999 tarihinde, Hakkâri Ağır Ceza Mahkemesi sanıklar hakkında beraat kararı verdi.

2 Nisan 2001 tarihinde de Yargıtay 1. Ceza Dairesi beraat kararını onadı.

Aile, dosyayı AİHM’e taşıdı.

AİHM, 26 Haziran 2007 tarihinde dava sonucunu açıkladı:

“Aralarında askeri personelin de yer aldığı tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere Abdullah Canan'ın gözaltında öldürüldüğü mahkememizce saptanmıştır. Canan, öldürülmeden önce ağır işkence görmüştür.”

xxxxxxx

Savcılık ifadelerinde, mahkeme tutanaklarında, TBMM Araştırma Komisyonu Raporu’nda, Yargıtay Başsavcısı’nın Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na yazdığı itiraz yazısında, AİHM kararında Abdullah Canan’ı gözaltına alanların, işkence ile katledip bedenini kaybedenlerin isimleri yazılı.

Ama bu isimleri ne mahkeme........

© Artı Gerçek