menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

BİR RAHMET YOLCUSU; ÖKKEŞ ŞENDİLLER

17 1
03.10.2025

Dünya ve Türkiye siyasi tarihinde öyle isimler vardır ki, onların adları zikredildiğinde ilk akla gelen şey çoğu zaman yaptıkları hizmetler değil; haklarında ortaya atılan iddialar, toplum hafızasına kazınan söylem ve eylemleri olur. Zira siyaset yalnızca partilerinin programları, seçmenlerine vaatleri, memleketlerine yaptığı projelerin büyüklüğü, yatırımların maliyeti, iç ve dış politikadaki başarıları değil, aynı zamanda toplum üzerinde bıraktıkları algıların, hatıraların ve tartışmaların da sahnesidir. Bu nedenle bir siyasetçinin yahut politikacının ardında bıraktığı miras, çoğu zaman icraatlarının ötesinde; kamuoyunda uyandırdığı izlenim, kendisine yöneltilen eleştiriler ve ardında doğan tartışmalar üzerinden şekillenir. Toplum hafızasında unutulmayacak noktalarda daima diri, canlı ve zinde tutulan bu izlenim ve kanaatler, kimi zaman başarılarını gölgelerken, kimi zaman da adının karıştığı bir olay peşini bırakmaz, siyasi kimliğinin önüne geçer…

Geçtiğimiz gün Ankara’da hayata veda eden Ökkeş Şendiller de böyle bir isimdi. Hayatı boyunca siyasetin inişli çıkışlı yollarında yürüdü; ama adı, en çok 12 Eylül Darbesi'ne sebep olan olaylardan biri olarak kabul edilen 19-26 Aralık 1978 Kahramanmaraş Olayları ile anıldı.

Türkiye’de ideolojik kamplaşmanın en keskin dönemlerinden biri “Ülkücü Hareket” ile “Sol Örgütler” arasında üniversitelerde ve sokaklarda çok çetin çatışmaların yaşandığı 1970’lerin sonudur. 19 Aralık 1978’de bir sinema salonuna atılan bomba, kısa süre içinde onlarca kişinin ölümüyle sonuçlanan Maraş olaylarının fitilini ateşledi. İşte bu olayda, dönemin genç Ülkücü önderlerinden biri olan Ökkeş Şendiller’in adı “provokasyonun baş aktörü” iddiası dile getirildi. Adana Sıkıyönetim Mahkemesi’nde “bir numaralı sanık” sıfatıyla yargılandı. Ancak davada tanık ifadeleri, o dönem siyasi atmosferin yarattığı karmaşa ve en önemlisimahkeme de hukuki açıdan sorumluluğu kanıtlanamadığından delil yetersizliğinden beraat etti. Hukuk onu aklasa da, kamu vicdanı bir türlü ikna olmadı. Alevi toplumunun, alevi kardeşlerimizin hafızasında Şendiller, bu beraat kararına rağmen o kanlı günlerin sembol........

© Antalya Son Haber