EKİN İDİM OLDUM HARMAN
Sapsarı, çelimsiz, üfürsen uçacak bir çocuk. Küçük bir kasabada doğmuş. Baba yok, var da, çok uzaklarda, yılda bir kere ya görür ya görmez. Anne hastanede hizmetli. Bazen nöbete kalır, bazen gece gider gündüz uyur, bazen de tam tersi. Bu sarı çocuk ne yapar, okula zamanında gider mi, aç mı gider tok mu, acıkınca ne yapar… Ne bilen var ne soran. Ama o bunları asla dert etmiyor, farkında bile değil.. Aklı fikri yeni şeyler öğrenmekte. Evde bir yaprak kitap yok, kitaba ayıracak tek kuruş da yok. Ne ara fırsat bulsa kasabanın sokaklarında ve çarşı meydanında gazete parçaları arıyor. Bulduğu gazete sayfalarını soluk soluğa eve getiriyor ve inanılmaz bir iştahla o sayfaları okuyup ezberliyor. O kadar salak ki, belki de okuduğu gazete yazılarıyla aç karnının doyacağını sanıyor!
Tarihe çok meraklı. Sadece Türkiye’de değil, dünya tarihinde yaşanmış her mesele, her olay ilgisini çekiyor ve onda çok şiddetli bir öğrenme arzusu yaratıyor. Ama elbette ve öncelikle kendi ülkesi, kendi ulusu. Türkler, Orta Asya, Ortadoğu, Balkanlar, Osmanlı, Karadeniz, Kafkasya ve elbette Anadolu. Nasıl inanırlar, nasıl düşünürler, tarihte nasıl bir rol oynamışlar, hangi felaketlere tutulmuşlar, nasıl yenilmişler, niçin yıkılmışlar, başka kültürlerle nasıl ilişki geliştirmişler… Hep merak, hep soru, hep arayış. Doymak bilmez bir öğrenme isteği. Okul kütüphanesindeki kitapların tamamını okumuş, ama okudukça acıkıyor ve daha fazla okuma isteği depreşiyor.
Ve büyüdükçe siyasete özel ilgi. Hatta gereğinden fazla. Ne ailede siyasetle ilgilenen var, ne sülalede, ne de çevresinde. Zaten fakir bir aile çocuğunun siyasette işi ne ki? Kim takar? Olsa olsa “eşkıya” olur, “anarşist” olur, “maşa” olur! Artık liseye gidiyor, yani yeterince büyümüş! Okuduğu kitaplardan öğrendikleriyle o kadar güçlü sanıyor ki kendisini, bıraksalar tüm dünyanın altını üstüne getirecek! Tam bir sosyalizm aşığı. Nazım Hikmet okuyor, Ahmed Arif, Orhan Kemal, Yaşar Kemal... İnanılmaz bir iştah üzere İnce Memed’in ilk iki cildini on günde bitiriyor. Sadece okumakla da kalmıyor üstelik, şiir yazmaya, kısa öyküler........
© Antalya Son Haber
