Yeni görevlere hazır olun!
Ekrem İmamoğlu’nun önce diplomasının iptali, ardından da gözaltına alınması ve tutuklanması ile başlayan ve bir anda ülkenin dört bir yanına yayılarak patlama dönüşen toplumsal tepki ve gösteriler ile geçen bir iki hafta yaşadık.
Şimdilik, bu toplumsal tepki her ne kadar sönümlenmiş gibi görünse de önümüzdeki dönemin eskisi gibi olmayacağının işaretlerini de verdi bize.
Olayların ilk iki gününe baktığımızda, hepimizin aklına doğal olarak ‘Haziran (Gezi) Ayaklanması’ geldi. Ancak, 19 Mart hareketinde sayısal katılım Gezi kadar olmasa da nitelik olarak Gezi’yi aşan bir nitelik taşıyordu.
Öncelikle, 19 Mart hareketinin Cumhuriyet Mitingleri, ve Haziran (Gezi) Ayaklanması’nın devamı niteliğinde bir hareket olduğu saptamasını yapalım. Bu iki hareketin toplumsal hafızaya yerleştirdiği bütün birikimleri 19 Mart Hareketi bünyesinde taşıyordu. Bir diğer önemli nokta da 19 Mart Hareketi, tarihsel olarak yaslandığı iki olayın derslerini de almış, onları tekrar etmemişti. Bu özellik, 19 Mart Hareketini nitelik olarak öncülü iki hareketin önüne koyuyordu.
19 Mart Hareketinin en önemli kazanımı, ister zayıf ister güçlü politik önderliğin önemini ortaya çıkardı. CHP, bu hareketin politik........
© Antalya Körfez
