menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Centilmenlik anlaşması ve kaygı eşiği

38 0
09.02.2025

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve aday belirleme yöntemi ulusal bir soruna dönüştü desek, bilmem abartma yapmış olur muyum?
Bütün gözler bugün Ankara’da yapılacak olan üçlü görüşmeye çevrilmiş durumda. Özgür Özel, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu bir araya gelecekler ve Cumhurbaşkanı adayının ön seçimle belirlenmesi konusunu masaya yatıracaklar.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, Cumhurbaşkanı adayının ön seçimle belirleneceği ve bunun takviminin en geç üç ay içerisinde olacağı açıklaması aslında, kucağında duran bombanın pimini çekmek anlamına geldi.
Eninde sonunda bu pim çekilecek ve bu bomba patlayacaktı.
Bu açıklamanın ardından ön seçim için İmamoğlu coşkuyla, “bir demokratik devrim” tanımlaması yaparken, Mansur Yavaş ise eleştirilerini iki noktada topluyordu: birincisi, erken olduğu, ikincisi ise CHP’nin adayının sadece partililer değil, halk tarafından belirlenmesi gerektiğiydi.
Her iki adayın da kendi içlerinde tutarlı olan bu açıklamalar doğal olarak tartışma zeminini güçlendirdi. Aday adayları tutarlılar. Zira, parti içine İmamoğlu hâkim. Yavaş’ın kamuoyu yoklamalarında güçlü olduğu biliniyor.
Sonuçta konu sadece CHP mahfilleri değil, siyaset sahnesinin açık ya da kapalı her noktasında ana gündem haline geldi.
Bir yanda bunlar olurken, diğer yandan gerek CHP içinden gerekse dışından farklı seçenekler konusu da gündeme geldi, gelmeye devam ediyor.
Bu seçeneklerden, belki de en ilginci ve tartışılmaya değer olanlarından birisi, Antalya Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı ve 27. Dönem İyi Parti Antalya........

© Antalya Körfez