Tarihin gölgesinde geçmişin izdüşümü
Medeniyetlerin beşiği olan Anadolu ve Mezopotamya toprakları, birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış; Lidya, Frig, Hitit, Urartu, Asur, Akad, Kaldea, Elam, Babil ve Sümerler bu topraklarda yaşamış, birçok tarihi gelişmeyi ve ilki insanlığa kazandırmışlardır. Tarihte bilinen ilk yazılı antlaşma olan Kadeş Antlaşması (Hititler tarafından) bu topraklarda imzalanmış, parayı bulan Lidya uygarlığı ve çivi yazısını icat eden Sümerler yine bu coğrafyanın mirasıdır. Sümerler, bilim ve astronomiye büyük katkılar sağlamış, burçları icat etmiş ve "Gılgamış Destanı’nı” yazmışlardır. Tarihte bilinen ilk anayasa olan "Hammurabi Kanunları" da Babilliler tarafından oluşturulmuştur.
Dünya tarihine yön vermiş medeniyetler geçidi olan Anadolu ve Mezopotamya toprakları, insanlık tarihine yön vermiş büyük uygarlıkların temellerini atmıştır. Bu medeniyet beşiği coğrafya, 21. yüzyılın son çeyreğinde adeta bir barut fıçısına dönüşmüş; tüm dünyanın gözü önünde zalimliğin, sefaletin, acımasızlığın ve yalnızlığın girdabına sürüklenmiştir. İnsanların gözyaşlarıyla içlerine kapandığı, gelecekle ilgili kaygılar taşıdığı, umutsuzluğa kapıldığı ve geçmişin gölgesinde karanlığa doğru sürüklendiği bu Mezopotamya topraklarının, dünyanın geleceğini belirleyecek yarınlara doğru, insanlık tarihinin izlerini nereye sürükleyeceğini kestirmek artık imkânsız hale........
© Analiz
visit website