Petrol ve milliyetçilik akımları
Osmanlı İmparatorluğu için bu değişim, özellikle petrolün keşfi ve küresel ticaretin şekillenişiyle birlikte, İngiltere karşısında gerileyen bir güç yapısını beraberinde getirdi. Osmanlı'nın petrol karşısındaki yetersizliği, İngiltere'nin küresel hakimiyetini pekiştiren ve Osmanlı'nın dünya sahnesindeki yerini değiştiren bir sürece yol açtı.
Petrol, sanayi devrimiyle birlikte sadece endüstriyel üretimde değil, aynı zamanda askeri gücün temininde de kritik bir kaynak haline geldi. Özellikle 19. yüzyılın sonlarından itibaren, petrolün askeri araçların çalıştırılmasında, gemilerde ve sanayide kullanılmaya başlanması, küresel güçlerin bu kaynağa olan ilgisini artırdı. İngiltere, petrolün potansiyelini erken dönemde fark etti ve petrol kaynaklarına sahip topraklarda siyasi ve ekonomik hakimiyet kurmak için harekete geçti.
Osmanlı İmparatorluğu, 19. yüzyılda petrolün önemini anlayacak kadar erken bir dönemde sanayileşme hamlesi yapamadı. Ortadoğu ve Hazar bölgesindeki petrol yatakları, Osmanlı'nın kontrol ettiği topraklarda yer alıyordu. Ancak, Osmanlı'nın sanayileşme eksiklikleri, modern altyapıdan yoksunluğu ve ekonomik zorlukları, bu stratejik kaynağı etkin bir şekilde kullanmasını engelledi. İngiltere ve diğer Batılı güçler, Osmanlı topraklarındaki petrol kaynaklarını hızla keşfederek, bu kaynaklar üzerinde kontrol sağlamak için harekete geçtiler.
Irak’taki petrol yatakları, İngiltere için büyük bir cazibe merkeziydi. 1914'te Birinci Dünya Savaşı'na girerken, İngiltere, petrol üretim kapasitesini artırmak amacıyla bölgeye müdahale etti. Azerbaycan'daki petrol sahaları, Batı’nın gözdesi haline geldi ve özellikle Royal Dutch Shell gibi........
© Analiz
