menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ödüllü Filmler ve Vogue 'un Dünyası

6 0
yesterday

Cannes’da Altın Palmiye alan “Anora”, Venedik’te Altın Aslan alan “ The Room Next Door “ ve Cannes’da en iyi senaryo ödülü verilen “The Substance” sinemaseverlere gerçek bir film şöleni sunuyor.

Altın Palmiyeli “Anora “

Yönetmen Sean Baker’ın son filmi “Anora” stiprizci genç bir kadın ile Rus bir oligarkın aşkını anlatan bir aşk-komedi filmi. Günümüzün “Pretty Woman”ı diyebiliriz. Anora Brooklyn’de bir gece kulübünde çalışna bir dansçıdır. İşini bitirdiği bir akşam patronu zengin bir Rus’un geldiğini söyler ve kalmasını ister. Özbek asıllı Anora bildiği yarım yamalak Rusça ile müşterisinin gönlünü feth eder. Tabii sonrasında bu ilşkiyi bitirmek için genç delikanlının ailesi, korumaları devreye girer. Hikaye mizahi dille anlatılıyor. Durum böyle olunca kahkahalarda peş peşe geliyor. Oyuncuların kimyası tutmuş. “Anora” nın Altın Palmiye’den sonra Oscar’da da aday olması şaşırtıcı olmaz.

Altın Aslanlı “ Yandaki Oda “

Nevi şahsına filmleriyle Pedro Almodovar en sevdiğim yönetmenlerden bir tanesidir. Filmiyle şaşırtır izleyecisini. Kimsenin cesaret edemediği dönemde çektiği filmlerle sinemada devrim yapmıştır. Yeni filmi “ The Room Next Door “ ( Yandaki Oda ) hem yılın hem de Almadovar’ın en iyi filmi diyebilirim. Ünlü yazar İngrid (Julianne Moore ) New York’ta imza gününde yakın arkadaşı Martha’nın ( Tilda Swinton) kanser olduğunu öğrenir. İngrid arkadaşını sık sık ziyarete gitmeye başlar. Bu ziyaretlerde ikili........

© Analiz


Get it on Google Play