Trump ve Netanyahu yol ayrımında mı?
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ufuk Necat Taşçı, ABD-İsrail arasında belirginleşen fikir ayrılıklarını ve Donald Trump'ın buradaki amaçlarını AA Analiz için kaleme aldı.
***
Dünya siyasetini belirsizliğin sardığı bir dönemdeyiz. Özellikle ABD'de Donald Trump'ın ikinci kez başkan seçilmesiyle beraber uluslararası ilişkilerin kadim ezberlerinin pek çoğu kökünden sarsılıyor. Dünyanın içinde bulunduğu güncel durum her ne kadar kestirilmesi zor denklemler üretiyor ve olmazları mümkün kılmaya başlıyor gibi görünse de aslında birçok devletin ve aktörün onlarca yıldır doğru zamanı beklediği hesaplarını günümüzde görmeye başladığını gözlemliyoruz.
Trump'ın yeniden başkan seçilmesiyle beraber pek çok kişi transatlantik ittifakında bir çatırdama olabileceğini bekliyordu. Rusya-Ukrayna savaşıyla beraber birçok noksanı ortaya çıkan Avrupalı ülkelerin artık ABD'ye askeri ve siyasi anlamda büyük katkılar sunamayacağı aşikar olmuştu. Avrupa'nın yüzleştiği güvenlik riskleri bugüne kadar idealize edilmiş siyasi, ekonomik, askeri ve toplumsal politikalarının kıtayı getirdiği durum ABD'yi geniş yelpazede girişmeye hazırlandığı Çin rekabetinde ümitlendiren bir durum değildi. Dolayısıyla, ABD'nin Rusya ile direkt teması tercih ettiği ve Çin'e yönelik farklı bir stratejiyle yeni süreci dizayn edeceği konuyu takip eden kişilerin beklentisi dahilinde olan bir gelişmeydi.
Ancak Gazze'deki soykırım sürecinde, "Ben bir siyonistim", "Orta Doğu'da İsrail diye bir devlet olmasaydı biz kurardık" gibi açıklamalarıyla meşhur, kabinesinin büyük çoğunluğu Yahudi olan eski Başkan Joe Biden'ın İsrail ve Başbakan Binyamin Netanyahu ile gerginleşen ilişkilerinin Trump dönemine tevarüs edeceğini kimse tahmin etmiyordu.
Anadolu Ajansı için 11 Nisan'da kaleme aldığım yazımda, Trump'ın Kennedy suikastı, Epstein dosyası, "ABD'yi Amerikalılara geri verme" söylemlerinin bir tevafuk olmadığını aksine Biden seçimleri kaybedip Trump kazandıktan sonra da ABD-Netanyahu geriliminin devam edeceğini belirtmiştim. [1] Artık sorunların halı altına süpürülemediği bu dönemde, ABD ve Netanyahu arasındaki ayrılıklar da tarihin tozlu raflarından çıkmış durumda.
Kamuoyunda sıkça dillendirilen "müesses nizam" kavramı, ABD içerisindeki derin yapılanmaya dair yapılan açıklamalar, yıllardır konuşma aralarında geçirilen ancak asla direkt olarak hedefi........
© Anadolu Ajansı Analiz
