“Ermenilerin başına gelen Kürtlerin de başına gelir mi?”
Geçen haftaki, Kürtler ve tarihle yüzleşme yazısına gelen soru ve yorumlardan yola çıkarak bir devam yazısı yazalım bu hafta. Bu çerçevede sorulan sorulardan biri de “Ermenilerin başına gelen Kürtlerin de başına gelir mi?” oluyor. Burada öncelikle ‘başına gelen’den kasıt nedir, onu açıklamamız gerekiyor, çünkü bu sadece zaman zaman katliamlara uğramaktan ibaret değil. Öyle olsaydı sorunun cevabı “Ermenilerin başına gelen Kürtlerin başına zaten geldi” olurdu, çünkü Kürtler de 20. yüzyıl boyunca çeşitli kereler katliamlara maruz kaldılar. Fakat ‘Ermenilerin başına gelen’den kasıt bundan öte bir şey. Ermenilerin başına gelen, binlerce yıldır yaşadıkları kadim yurtlarından gerek katliam, gerek sürgün vasıtasıyla dönüşü olmamak üzere ve külliyen silinmektir. Dolayısıyla soru, “Kürtler yaşadıkları topraklardan geri dönüşü olmamak üzere ve külliyen silinebilir mi?” sorusudur.
Meseleyi böyle koyduğumuz zaman yukarıdaki sorunun cevabı benim açımdan şudur: Hayır, objektif koşullara baktığımızda Ermenilerin başına gelen Kürtlerin başına gelmez ama gelecekmiş gibi düşünmek ve hareket etmek gerekir, en azından bu ihtimali hiçbir zaman tamamen dışlamamak doğru olandır. Bunu böyle söylememin arkasında büyük ölçüde tarihî tecrübeler yatıyor, zira yalnız Ermeni Soykırımı’nda değil birçok soykırım vakasında soykırımı mümkün kılan etkenlerden biri de onun hiç kimse ama özellikle kurbanlar tarafından beklenmiyor oluşudur. Ermeni Soykırımı’ndan Yahudi Soykırımı’na,........
© Agos
visit website