Bilmiyorum daha ne kadar götürebilirler böyle
Bir felaket durumunda en fazla ölüm yangından veya depremden vs. değil, birbirini çiğnemekten olur. Panik yüzünden.
En azından aylardır Tek Adam Rejimi panikte ve bu durumun böyle sürüp gitmesi kendisi için de ülke için de inanılır gibi değil. Mümkün de değil.
Trump’ın ne idüğü belli olmayan Ukrayna politikası sayesinde Avrupa’nın bizi kadife eldivenle tutma durumu nihayete ermişe benziyor. AB sözcüsü M. Lammert, “Son dönemde yaşanan endişe verici gelişmeler nedeniyle, Türkiye ile olan ilişkilerimizi dikkatli bir şekilde yeniden değerlendirmemiz gerekiyor. Türkiye’yi Avrupa değerlerine bağlı görmek istiyoruz. Hukukun üstünlüğü ile ilgili endişelerimizi dile getirmeye devam edeceğiz” dedi.
Ve ardından da, aslında bizi çok utandırması gereken bir cümle kullandı: “Türkiye stratejik [askerî] açıdan önemli bir ortak olmaya devam etmektedir” .
Dış politikada, Trump adlı hasta kişinin “Erdoğan’ı seviyorum, o da beni seviyor, o çok güçlü ve zeki biri” deyip ağız dolusu övmesi ve ardından da “Sert adamı oynama. Aptallık etme!" diyen 2019 tarihli hakaret mektubuyla Rahip Brunson’ı nasıl geri aldığını hatırlatması zaten başlı başına vahim bir gösterge. Ama geçtiğimiz son 8-9 günün dış politika bilançosu fazla ürkütücü:
AB Parlamentosu, İmamoğlu tutuklaması nedeniyle Antalya’daki foruma katılmaktan vazgeçti ve Bakan H. Fidan’la görüşmesini iptal ettiğini duyurdu .
Aynı biçimde, CB Erdoğan’ın katılımıyla Roma’da yapılması planlanmış zirve toplantısı ve ayrıca İtalya-Türkiye İş Forumu bilinmeyen tarihlere ertelendi.
***
Genellikle E. İmamoğlu’nun “kaçma ihtimali var” gibi bir gerekçeyle tutuklanmasından kaynaklanan Batı’yla durumlar böyleyken, güneyden başka bir sille yedik ve kalakaldık.
Bir yandan Kürtlerle barış lafları edilirken, bu vesileyle öğreniyoruz, Suriye topraklarında kurmaya çalıştığımız 2 askerî üs varmış ki, buradaki pistlerin kullanılmayacak biçimde İsrail tarafından bombalandığı haberi geldi .
Güneyin yanı sıra doğuya bakmak beter aşağılayıcı. 7 Nisan’da Cumhuriyet’te M. A. Güller’in “12 milyar Euro’ya KKTC’yi sattılar” diye © Agos
