menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Cephede Piknik: Saçmalığın ortasında eğlence

11 0
21.10.2024

Soyut olarak yaratılmış bir savaşta, nöbet kulübesinde canı sıkılan bir askerin (Zapo) günlerden bir gün kendisini tekrarlayan monoton geçen günü değişecektir, çünkü ziyarete ailesi gelecektir. Annesi ve babası bir pazar günü piknik sepeti ile oğullarını görmek için motorlarına atlayıp gelmiştir.

Onlar gelirken yolda kimse çevirmemiştir, hatta bir yerde kendi anlatımlarına göre trajik -komik tankların yaratmış olduğu trafikteki kaosu yaşamışlardır.

Anne ve babasını karşısında gören asker Zapo, şaşkınlıktan ne yapacağını bilemez, hatta o bulunduğu nöbet noktasına gelen herhangi birine karşıda ne yapacağını bilecek konuda değildir.

Şaşkınlık sevince dönerken…

Seyirciyi akla yakın olmayan bu durumu şaşkınlıkla izlemektedir, savaşın ortasında cephede piknik!

Aile piknik sepetini nöbetçi kulübesindeki zemine dağıtırken şaşkınlık yerini sevince bırakmıştır.

Ataerkil ilişkide kadının dominant olması ile aile yapısına doğru keskin bir gönderme yapılır. Baba her şeye hakimmiş gibi bir ses tonu ile anlatırken, annenin otoriter tavrı o sesin yerini uzlaşmacı, hatta teslimiyetine döner. Bu arada Madam Tepan çocukluğunda yaşadığı savaşı anımsar, orada düşman kıyafeti, ile kendi askerlerinin kıyafetini karıştırır, çünkü düşman kıyafetinin mavi olduğunu iddia eder ve Mösyö Tapan tartışmaya girmektense “tamam haklısın” diyerek geçiştirir. Madem Tepan savaşın ne olduğu, düşmanın ne olduğunu hiçbir şekilde kafasında çözememiştir, çocukluğunda ki savaşta düşman askerin kazanmasını bilinçsizce istemiştir, çünkü balkondan seyrederken onlara karşı bir empati kurmuş ve kendisine yakın hissetmiştir.

Savaş konusunda savaşı algılayışı hem kahramanlar boyutu ile hem de seyirciler boyutu ile tartışmaya açar…

Savaşın bir anlamda anlamsızlığı bu piknik ile daha da ortaya serilecektir, çünkü bir gün “savaş açtık, hadi savaşın!”, “senin asker olmaya yaşın tutuyor ve savaşacaksın” diyerek gençleri günlük hayatlarından koparıp cepheye gönderip, gençlerin tanımadığı düşmanın üzerine kurşun atması istenir…

Savaş bir oyun değildir, fakat masaların üzerinde bir oyun haline getirilir. Oyun haline getirenler savaşın nişanını/ ganimetini alırken, cepheye sürülenler hayatlarıyla........

© Açık Gazete


Get it on Google Play