menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Amasra maden faciasında haklarını arayan madenciler: Artık üşümüyoruz, sadece adalet istiyoruz

11 0
24.03.2025

"Bu bölgede maden işçisi olmadan yaşayamayız. Ne var ki, bizi yaşatmıyorlar. Bunların bedelini kim ödeyecek? Ölümden döndük. 5 buçuk ay yoğun bakımda kaldım. Hayattan kopardılar bizi. İçerdekiler bizi bu hale getirdiler. Şimdi onların kurtuluşunu mu izleyeceğiz?"

Adalet arayan Themis'in izinde...

Mahkeme için sıra sıra sandalyelerle duruşma salonuna çevrilen Bartın adliyesinin giriş koridorundaki yüzlere bakınca, maden şehirlerinin insanlarına has, “umutsuzluğun fotoğrafı”nı gördüm o an yine.

Başımı yukarıya kaldırdığımda da üstümüze gerilen ip filenin dayanılmaz ağırlığını hissettim.

Duruşmayı izleyenlerden fazla güvenlik görevlilerinin varlığı ise başka bir yönüydü işin.

Umutsuzluğun ve sıkışıp kalmanın baskısıyla, 116 müştekinin yer aldığı savcılık iddianamesinde okunan, “olası kast ile adam öldürme ve yaralama” suçlarından ayrı ayrı istenen bin 123'er yıla kadar hapis cezalarını bir kenara not edip, oturduğu tekerlekli sandalyesiyle kapıya doğru sürülen adamın peşinden koşmaya başladım.

Tedirgin beden dili ve mimiksiz yüzüyle, tekerlekli sandalyesini kullanan genç kadına seslendi: “Bir sigara versene.”

O da tereddütsüz, çantasından çıkarıp uzattı kocasına.

“Sigara?” diyebildim. Sustum.

Yüzüme donuk bir ifadeyle baktı ve konuştu:

“Ne yapabilirim ki bu durumda başka?”

Tam 2 yıl 2 ay önce, 22 Ekim günü dünyaları ellerinden alınan Amasra maden faciasından sonra Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 10. duruşmasını güçlükle dinliyordu maden işçisi İzzet Ak. Belli ki aynı anlar ona yeniden yeniden yaşatılırken, nefes alamamıştı.

Eşi Şengül Ak onu kapının önüne açık havaya çıkardığında, yanımıza arkadaşı Remzi Taşkömür ve eşi Döndü geldiler.

İzzet Ak ve eşi Şengül Ak, Remzi Taşkömür ve eşi Döndü Taşkömür; Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç ile

Kuytuya doğru gidilmesini, üşütmemelerini söylediğimde, ikisi de aynı yanıtı verdi:

“Biz yüzde 90 oranında yandıktan sonra, artık üşümüyoruz ki. Sadece adalet istiyoruz. Bize yaşatılanlara karşılık........

© 9 Eylül Gazetesi