Fenerbahçe için köprüden önce son çıkış
Fenerbahçe’nin son yılları başarısızlıklarla değil, bahanelerle anılıyor. Transferler yetişmediğinde suçlu menajer oluyor, takım sahada kaybettiğinde hakem hedefe konuyor ama hiçbir zaman yönetimin sorumluluğu gündeme alınmıyor. Ali Koç’un yanında ise günübirlik çıkar peşinde koşan yöneticiler var. En bariz örneği, tribünlerde “safi rüzgar” lakabı takılan, Koç’un futbol aklı konumundaki Hakan Safi. Taraftarı tatmin etmeyen, kulübün geleceğine hiçbir katkısı olmayan bu tip isimlerle yol alan Ali Koç, Fenerbahçe’ye fayda değil zarar getiriyor.
Medya beslemeleri: Tribün gazetecileri
Ali Koç’un bir diğer hatası da medya ile kurduğu sağlıksız ilişki. Gazeteci olduğunu iddia eden Sercan Hamzaoğlu’nun locadan maç izlemesi, Ahmet Ercanlar’ın yönetime göbekten bağlı kalemi, basının bağımsızlığını yok etti. Gazetecinin görevi kulüp başkanına methiye düzüp loca konforunda vakit geçirmek değil, gerçekleri yazmaktır. En azından benim gazetecilik yaptığım dönemde meslek büyüklerim bana gazeteciliği bu şekilde anlatmıştı. Ali Koç, bu “besleme düzeni” sürdürerek eleştirileri susturmayı seçti. Bu tablo da, kulübün çıkarına değil, bireysel ikballere hizmet etti.
Ali Koç döneminin en kronik sorunlarından biri de transferler oldu. 7 yıldır değişmeyen senaryo şu: Kadro hep geç tamamlanıyor, takım sezona eksik giriyor, eleme maçları bu yüzden kaybediliyor. Hazırlık kampı eksik, Avrupa yolculuğu eksik, taraftarın umudu ise hep yarım........
© 9 Eylül Gazetesi
