menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ne kadar ahlak o kadar hukuk; ne kadar hukuk o kadar demokrasi (I)

8 0
19.08.2025

Ahlak ve hukuk/yargı sorunlarıyla adeta yatıp kalkıyoruz. Kuşkusuz aralarında bulunduğum gidişattan hoşnut olmayanların yaygın görüşü hele bir seçimler olup yönetenler değişsin düzlüğe çıkacağımız. Ancak bizim cenahın kulak arkası ettiği çok önemli bir sorun var. Peki biz nasıl bugünlere geldik? Yanıtımı sezdiğinizi sezer gibiyim.

İşe sözcük tanımlarıyla başlayayım derken aklıma bir anım geliverdi. 12 Eylül hemen sonrasıydı. Anlı anlı şanlı üniversitemin yani ülkemin en eski ve köklü üniversitesi İstanbul Üniversitesi’nin Kenan Evren’e fahri hukuk diploması vermesiyle taçlanan günler. Hastaneye posterler asılmış, dekanlık yüksek önemle duyurmuştu. Bir albayımız, Cerrahpaşa’da, Türkiye’nin Jeopolitik Konumu başlıklı bir konferans verecekti. Hemen kendi çapımda feryadı basmıştım. Kesinlikle dinlemeye gitmeyecektim. Kahramanlığımı (!) çevreme duyurmaktan da geri kalmıyordum.

Cerrahi bölümünün büyük amfisinde yapılacak toplantının başlamasına 5-10 dakika kalmıştı ki hocam ve aile dostumuz rahmetli Prof. Kadri Kahraman pür telaş odama girdi. “Hasan, duydum ki toplantıya katılamamaya karar vermiş, hem de etrafa bunu duyurmuşsun. Ukalalığı bırak hemen gidiyoruz.” Kadri hocayı kıramazdım.

Amfi tıklım doluydu. Ön sıralarda oturan hocalar günün havasına uygun cüppelerini de kuşanmışlardı. Biz en arkada, amfinin en arkasında, ayakta yer bulmuştuk. Kadri hocanın ayakta kaldığını görenler hocayı el işaretiyle oturmaya davet ediyorlar, ederken de ancak yine el işaretiyle ancak bir kişilik yer olduğunu belirtiyorlardı.

Derken sayın konuşmacı salınarak salona girdi. Ön sıradakiler hemen ayağa fırladılar. Onları arka sıralar izledi. Demin değindiğim gibi biz, çok şükür, zaten ayaktaydık. Albay, el işaretiyle, herkesi oturmaya davet etti ve söze başladı. “Jeopolitik sözcüğü, jeolojik ve politik, sözcüklerinden........

© 12punto