Bir slogandan bankalara: 'Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz'
Yollarda geçiş üstünlüğü olan araçları hepimiz biliyoruz sanırım: Acil hasta taşıyan ambulans ve özel araçlar, itfaiyeler, polis, jandarma..Listeyi böyle uzatabiliriz. Konu ekonomi olunca buradaki geçiş üstünlüğü ise hiç şüphesiz öncelikle bankalara veriliyor. Hayatın kendisi bir yana, bankalar bir yana. Çünkü sistem bu yapıların üzerine inşa edilmiş. Miguel D. Lewis’in ifadeleriyle kapitalizm din ise, bankalar kilise, para ise Tanrı’dır.! Bankaların kilise olduğu yerde elbette mülkiyet de kutsallaştırılır. Onun için bankalar bu “dinin” mabedi gibi görülür. Çünkü Tanrı’ya ulaşmak için önce Banka’ya gitmek gerek.!
Dünyanın yarısı yokluk içinde yaşarken balya balya paraların bir avuç zengin arasında dönüp dolaştırıldığı sistemin adıdır bankalar. Hiçbir şey yapmadan, para üzerinden para kazanabilirsiniz. Üstelik bunu tek tuşla yapabilir, hatta siz de yapmaz adınıza birileri bu işlemleri gerçekleştirebilir. Bu açıdan baktığımızda servet sahipleri için mabed değil de nedir bankalar.! Örneğin Türkiye ölçeğinde halk büyük bir yokluk ve sıkıntı içerisinde günlerini geçirirken, bırakın birikim yapmayı kirasını dahi ödeyemez duruma gelmişken bankalar 2023 yılına göre 2024’te yüzde 39 büyüdü, 32,7 trilyonluk büyüklüğe ulaştı. Bu veriye dünya ölçeğinde baktığımızda karşımıza devasa rakamlar çıkıyor. Örneğin dünyadaki ilk büyük yirmi bankanın büyüklüğü 50 trilyon doları buluyor. Bunca sefaletin arasında korku filmi gibi bir gerçeklikle yaşıyoruz sanki.
Film demişken meşhur La Case De Papel dizisi ile devam edelim isterseniz. Dizide bankalar bağlamında ortaya çıkan bu ucube ve çarpık duruma çarpıcı bir gönderme yapılır. Bir........
© 12punto
![](https://cgsyufnvda.cloudimg.io/https://qoshe.com/img/icon/go.png)