menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ne mutlu Türk’üm diyene...

14 0
12.01.2025

Yafa’daydı.

Burada staj yapıyor, birliğinin eğitimlerine katılıyor, askerleri yetiştiriyor, atışları ile ilgileniyor, Ordusu için iyi yetiştirilmiş birer asker olmaları için çalışıyordu.

Askerleri birbirinden üstün görmüyordu.

Her asker eşitti. Köyünden, yurdundan, ana ocağından ölümüne kopup gelmiş birer neferdi. O, her biri için üzerinde titriyordu.

O dediğimiz elbette ki Mustafa Kemal’di. Ama birliğindeki her Bölük Komutanı aynı değildi. Bazı Bölük Komutanları Arap askerlerini Türk askerlerinden daha üstün görüyordu. Şam’daki 5’nci Ordu Komutanlığı Arap Bölgesinde olduğu için, eğitim verilecek askerler daha çok Arap askerlerinden oluşuyordu. Ancak bu askerlere eğitimi veren kıta çavuşları Anadolu Coğrafyasından kopup gelen Türk askerleriydi.

Bu arada yaşlı bir Alaylı Yüzbaşı, Türkçe bilmediği için verilen emirleri uygulamakta zorlanan Arap askerlerine sert davranan bir Türk çavuşunu odasına çağırdı. Ve askere hakaret etmeye başladı. Kıta çavuşu sağlam cüsseli iri bir yapılı bir askerdi. Mustafa Kemal’de oradaydı. Müfit ile beraber Yüzbaşının odasında oturmaktaydı. Yüzbaşı, Türk askerinin onurunu........

© 12punto