Metsamor
Fransız İhtilali ile doğan ulus devlet konsepti tüm Balkan ve Yunan coğrafyasında Osmanlı yönetiminin sonlanması ve 500 yılı aşkın süredir bölgede yaşayan Türk ve Müslümanların katli ve tehciri ile sonuçlanır. Bu uluslar 5 asırdan fazladır Osmanlı hakimiyetinde olduğu için bu bölgelerde yaşayan Türklerin köklerinin kazılacağı kimsenin aklına gelmez. Halbuki Haçlı Seferlerinden beri süregelen zihniyet Türk ve Müslümanların Avrupa ve Anadolu yarımadasından tamamen temizlenmesi üzerine kuruludur.
Batı akademisyenleri arasında Türk düşmanlığı bir nevi akademiye kabul şartına dönüştüğü için bırakın Türk dostu olmasını, tarihi olduğu gibi anlatan tarihçi bulmak bile çok zordur. Bunlardan biri de Louisville Üniversitesi tarih profesörü Prof. Justin McCarthy’dir. Uzmanlık alanları Osmanlı, Balkanlar ve Ortadoğu üzerine olan McCarthy 1997 temmuzunda Haliç Rotary Kulübü’nün davetlisi olarak bir konferansa katılır ve aynı hafta konferanstaki ifadelerini Ahmet Taner Kışlalı Cumhuriyet Gazetesi’ndeki köşesine taşır.
Prof. MacCarthy’e göre İmparatorluğun dağılma döneminde Türkler Hristiyanları katletmez. Yaygın inanışın aksine Hristiyanlar Türkleri ve Müslümanları katleder. Yunanistan, Arnavutluk, Romanya ve Bulgaristan’daki Türkler kitleler halinde yok edilir. Bugün buralarda eser sayıda Türk kalmış, tüm Yunanistan, Romanya, Bosna, Arnavutluk, Sırbistan ve Yunan adalarında ise Türk Nüfusu sıfırlanmıştır. Doğu Anadolu’daki Türk-Müslüman nüfusun yaklaşık %9’u Ermenilerce öldürülür. 1800-1922 arasında Yunanlılar 950 bin göçmen ve 320 bin ölü, Ermeniler 910 bin göçmen ve 580 bin ölü Türkler ise 5 milyon göçmen ve 5,5 milyon ölü verir.
1856 Islahat Fermanı’ndan sonra Türkiye’nin kuzeydoğusunu da içine alan büyük bir Ermeni Devleti fikri yeşerir. 1894’te Sason’da (Diyarbakır) ve 1895 yılında Van’da Ermeni isyanları başlar. Ermeni ve Kürtlerin silahlı mücadeleleri de bu süreçte yaşanır. Ermenilerin gözünden Türk ve Kürdün arasında bir fark yoktur. İsyanları bastıran Hamidiye Alayları da zaten Kürtlerden oluşmaktadır.
Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı tebaası Ermeniler düşman devletler lehine çalışır. İsyan yaygın bir hal alır. İmparatorluğun birçok tarafında cepheler açıldığı için Osmanlı Devleti silahsız ve erkeksiz kalan Müslüman tebaasını koruyamaz ve Rus destekli Ermeni çetecilerle baş edilemez. Van kenti düşer. En büyük silah tedarikçileri Çarlık Rusya’sına destek için Müttefiklere Çanakkale cephesini açtıranlardan biri de 1863’te kurulan Osmanlı Devleti Ermeni Ulusal Meclisi Başkanı Boğos Nubar Paşa’dır. Ermeni devlet adamları anlaşılır bir........
© 12punto
